Esas No: 2020/3347
Karar No: 2022/702
Karar Tarihi: 03.03.2022
Danıştay 9. Daire 2020/3347 Esas 2022/702 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2020/3347 E. , 2022/702 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/3347
Karar No : 2022/702
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Çimento Sanayi Türk Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av....
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av....
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesinde düzenlenen, vergiye uyumlu mükelleflere uygulanan vergi indirimi gereğince, 2017 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan verginin %5'i olan 798.776,79-TL'nin ödenmesi gereken kurumlar vergisi üzerinden indirilmesi gerektiği ihtirazi kaydıyla verilen beyannameye istinaden tahakkuk eden kurumlar vergisinin 798.776,79-TL'lik kısmının kaldırılması ile 798.776,79-TL geçici vergi tutarının iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; uyuşmazlığın, davacı şirketin 2016 yılı Temmuz ayı 1. dönem özel tüketim vergisi beyannamesini 25/07/2016 tarihinde vermesi gerekirken, 27/07/2016 tarihinde vermesinin, Gelir Vergisi Kanun'u Mükerrer 121. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen, beyannamelerin kanuni süresinde verilmiş olma şartını ihlâl edip etmediği hususuna ilişkin olduğu, olayda davacı şirketin üretimde kullandığı petrol kokunun, Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli I sayılı listede yer almakla birlikte, bu ürünün tesliminde özel tüketim vergisi tutarının, kg başına sıfır (0) TL olması nedeniyle özel tüketim vergisine tabi olmadığı, ancak boş da olsa beyanname verildiği, boş verilen beyanname nedeniyle özel tüketim vergisi tahakkuk etmediği, sadece beyannameden doğan damga vergisinin tahakkuk ettiği ve tahakkuk eden bu miktarın da Kanun'da belirtilen 250-TL'nin altında kaldığı sonucuna varılmakla, beyannamenin süresinde verilmediğinden hareketle, davacı şirketin vergiye uyumlu mükelleflere tanınan indirim hakkından faydalandırılmaması işleminde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle, dava konusu kurumlar vergisi tahakkukunun iptaline ve fazla ödenen kurumlar vergisinin davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: 2016 yılı 1-15 Temmuz dönemine ilişkin özel tüketim vergisi beyannamesini kanuni süresi içinde vermediği ihtilafsız olan davacı şirketin, Gelir Vergisi Kanunu'nun Mükerrer 121. maddesinin açık hükmü karşısında, 2017 yılı kurumlar vergisi yönünden vergiye uyumlu mükelleflere tanınan %5 vergi indiriminden faydalanma koşullarını taşımadığı anlaşıldığından, davacı tarafından ihtirazi kayıtla verilen kurumlar vergisi beyannamesine istinaden tahakkuk eden kurumlar vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergi indirimi düzenlemesiyle vergi ödevlerini düzenli olarak yerine getiren mükelleflere ayrıcalık tanınmak istendiği, bütün vergisel yükümlülüklerinin eksiksiz yerine getirildiği, şirketin üretimde petrol koku kullandığı, bu maddenin ÖTV tutarının kg başına 0-TL olması nedeniyle verilen beyannameden sadece damga vergisinin doğduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Kanuni süresinden sonra verilse dahi beyannameden kaynaklı herhangi bir özel tüketim vergisinin doğmadığı ve 10-TL'ye kadar eksik yapılan ödemenin vergi indirimden faydalanmaya engel olmayacağının Kanunda düzenlendiği, davacı şirketin geç beyanname vermesindeki amacının vergi kaybına sebebiyet vermek olmadığı, diğer bütün vergisel yükümlülüklerini süresinde yerine getiren davacı şirketin vergi indirimden faydalandırılmamasının düzenlemedeki amaca aykırılık teşkil edeceğinden, dava konusu tahakkuk işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı için temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket tarafından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 121. maddesinde düzenlenen, vergiye uyumlu mükelleflere uygulanan vergi indirimi gereğince, 2017 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan verginin %5'i olan 798.776,79-TL'nin ödenmesi gereken kurumlar vergisi üzerinden indirilmesi gerektiği ihtirazi kaydıyla verilen beyannameye istinaden tahakkuk eden kurumlar vergisinin 798.776,79-TL'lik kısmının kaldırılması ile 798.776,79-TL geçici vergi tutarının iadesi istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu tahakkuk tarihindeki 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun "Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi" başlıklı mükerrer 121. maddesinde, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirileceği, şu kadar ki hesaplanan indirim tutarının, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamayacağı, indirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutarın, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebileceği, bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarların red ve iade edilmeyeceği, söz konusu indirimden faydalanabilmek için; 1. indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.) ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmiş olması (Her bir beyanname itibarıyla 10 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmaz.), 2. (1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.), 3. indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmamasının şart olduğu belirtilmiştir.
Madde gerekçesinde, yapılan düzenleme ile ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler hariç olmak üzere, kurumlar vergisi mükelleflerinden, maddede yer alan şartları taşıyanların verecekleri yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5'inin, ödenmesi gereken vergiden indirilmesi, indirilemeyen tutarların ise yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilmesi imkanı sağlanmakta, mahsup edilemeyen tutarların ise iade edilmemesi öngörüldüğü, indirim uygulamasından şartları taşımadığı halde yararlananlar ile uygulamadan yararlandıktan sonra haklarında ikmalen, re'sen veya idarece tarhiyat yapılan ve yapılan tarhiyatı kesinleşenlerden zamanında ödenmeyen vergilerin, vergi ziyaı cezası da uygulanmak suretiyle aranılacağı, ayrıca, maddede geçen 1 milyon liralık tutarın, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanması öngörülmekte ve Bakanlar Kuruluna, indirim oranını ve 1 milyon liralık tutarı iki katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, kanuni oran ve tutarına getirmeye; Maliye Bakanlığına, maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetki verildiği ifade edilmiştir.
Maddenin yorumlanmasından, vergisel ödevlerini düzenli olarak yerine getirip vergilerini süresinde ödeyen mükelleflere vergi indirimi sağlayarak, bu mükelleflerin üzerindeki vergi yükünü hafifleterek ödüllendirmek, vergilerin beyana dayalı tahakkuk ettirilerek vergilerin kayıt ve beyan dışı bırakılmasının engellenmek, bunun yanı sıra, mükelleflerce vergisel ödevlerin düzenli olarak yerine getirilmesinin özendirilmek istenildiği anlaşılmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirketin üretimde petrol koku kullandığı, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli I sayılı listede petrol koku için özel tüketim vergisi tutarının, kg başına 0-TL olarak belirlendiği, 2016/Temmuz 1. onbeş günlük için özel tüketim vergisine ilişkin beyannamenin 27/07/2016 tarihinde verildiği, özel tüketim vergisine ilişkin ödenecek vergi çıkmadığı, sadece özel tüketim beyannamesi verilmesinden kaynaklı 31,50-TL damga vergisinin tahakkuk ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, kanuni süresinden sonra verilse dahi verilen beyannameden kaynaklı herhangi bir özel tüketim vergisinin doğmadığı, tahakkuk eden damga vergisinin de vergi indiriminden faydalanmaya engel oluşturmayacağı, davacı şirketin geç beyanname vermesindeki amacının vergi kaybına sebebiyet vermek olmadığı, vergi doğmayan bir beyannamenin geç verilmesi dışındaki diğer bütün vergisel yükümlülüklerini süresinde yerine getiren davacı şirketin vergi indiriminden faydalandırılmamasının düzenlemedeki amaca ters düşeceğinden, dava konusu tahakkuk işleminde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Öte yandan, 2017 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde ödenmesi gereken kurumlar vergisi tutarının da 0-TL olduğu hususunun yeniden verilecek kararda geçici verginin iadesi istemi yönünden değerlendirilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu kabul ederek, davayı reddeden ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 03/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.