8. Ceza Dairesi 2017/16636 E. , 2018/568 K.
"İçtihat Metni"İhbarname No : KYB - 2017/17067
İftira suçundan şüpheliler ....ve ... haklarında yapılan şikayet üzerine, şüpheliler hakkında daha önce soruşturma yapılıp kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği gerekçesi ile yeniden işlem yapılmasına yer olmadığına dair Tortum Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/03/2015 tarihli ve 2015/64 soruşturma, 2015/120 sayılı karara karşı yapılan itirazın süre yönünden reddine ilişkin Erzurum 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 03/06/2015 tarihli ve 2015/928 değişik iş sayılı kararının müştekinin itiraz dilekçesinin süresinde verilmiş olduğu gözetilerek esastan inceleme yapılması gerektiğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulmasına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 07/04/2016 tarihli ve 2016/1795 esas, 2016/2448 sayılı kararı üzerine müşteki tarafından yapılan itirazın esastan reddine ilişkin ERZURUM 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 25/08/2016 tarihli ve 2016/2073 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, somut olayda şikayet konusu iddialarla ilgili olaylar bakımından daha önce soruşturma yapıldığı ve taraflar arasındaki uyuşmazlıkların yargıya intikal ettiği, şikayet dilekçesindeki hususların soyut iddia dışında herhangi bir emare içermediği, bilgi ve belgeye dayalı olmadığı gerekçeleriyle hiçbir soruşturma işlemi yapılmadan "işlem yapılmasına yer olmadığına" karar verildiği cihetle, Cumhuriyet savcısının vaki şikayet üzerine soruşturma yapmak zorunda olduğu gözetilerek, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 08.03.2017 gün ve 13641 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.03.2017 gün ve KYB/2017...17067 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
S/2
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Müşteki ..."in eski eşi ..."in, ... tarafından 18.02.2014 tarihinde darp edildiğine ilişkin şikayeti üzerine Tortum Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/88 soruşturma sayılı dosyası ile yürütülen soruşturma sonucunda, ... hakkında delil yetersizliğinden kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, bu karardan sonra ... eşini darp etmemesine rağmen doktor ... tarafından eşinin darp edildiğine ilişkin rapor tanzim edildiği, bu sebeple hakkında soruşturma açılmasına sebebiyet verildiği gerekçesiyle doktor... hakkında görevi kötüye kullandığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu, Tortum Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/129 soruşturma sayılı dosyası ile yine kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, müşteki ..."in bu karara itiraz ettiği, Erzurum 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 2015/161 D.iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği, ... ve vekili tarafından 09.02.2015 havale tarihli dilekçesi ile bu kez doktor ..., eşinin komşusu ve aynı zamanda mesai arkadaşı olan hemşire ..., eski eşi... ile anne ve babası olan ... ve..."in kendisi hakkında maddi eser ve delil uydurmak sureti ve koruma tedbiri uygulamasına neden olacak şekilde iftira suçunu işlediklerin beyan ederek şikayetçi olduğu, Tortum Cumhuriyet Başsavcılığının 18.03.2015 tarih 2015/64 soruşturma sayılı kararı ile işlem yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği ve verilen bu karara karşı yapılan itirazın, mercii tarafından reddedilmesi üzerine kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ceza Muhakemeleri Kanununda;
“Madde 160 - (1) Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
(2) Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet Savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler.
Madde 172 - (1) Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar,
S/3
suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18/06/2014...6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25/05/2005...5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
Soruşturmaya konu olayda; Tortum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından her ne kadar şüpheliler hakkında “CMK 172/2 kapsamında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildikten sonra yeni delil elde edilmedikçe kamu davasının açılamayacağı öngörüldüğü, yine CMK 173/6 kapsamında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karara yapılan itirazın reddedilmesi halince Cumhuriyet Savcısının yeni delil varlığı nedeniyle sanık hakkında kamu davası açabilmesine itirazın reddine karar veren Sulh Ceza Hakimliğinin bu hususta karar vermesine bağlı olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu hususlar nazara alındığında müştekinin şikayetçi olduğu şahısların şüpheli olarak ifadelerine başvurulmasına gerek görülmemiştir. Müştekinin sunduğu dilekçe ve ekleri ile dosyaya celp edilen Aile Mahkemesi D.iş kararlarından, Cumhuriyet Başsavcılığımızın 2014/129 soruşturma sayılı dosyasındaki kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar ve tüm dosya kapsamından suç isnat edilen şahısların söz konusu suçları işlediğine dair
S/4
herhangi bir emare bilgi ve belgeye rastlanmadığı ve suç unsuru bulunmadığı” gerekçesiyle işlem yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, kovuşturmaya yer olmadığına dair önceki kararın sadece şüpheli ... hakkında olduğu, müştekinin şikayet dilekçesinde yer alan diğer şüphelilere yüklenen suçun genel hükümlere tabi olması nedeniyle ifadelerine başvurulması, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken, müşteki vekilinin şikayet dilekçesinden sonra hiçbir işlem yapılmadan işlem yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden Erzurum 1. Sulh Ceza Hakimliği"nin 25.08.2016 gün, 2016/2073 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 18.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.