22. Hukuk Dairesi 2017/23990 E. , 2019/16497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde diğer davalı şirkete bağlı güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından ihale süresinin bitimi gerekçesiyle haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, iş sözleşmesinin belirli süreli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Kıdem ve ihbar tazminatına esas ücretin belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı dava dilekçesinde son net ücretinin 1.350,00 TL olduğunu ileri sürmüş, Mahkemece davacının son brüt ücretinin 1.379,03 TL, kıdem tazminatına esas ücretinin ise 1.742,20 TL olduğu kabul edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda gerek ücret gerekse tazminata esas ücret miktarı, bordrolar esas alınarak belirlenmiş ise de, yapılan hesaplama hatalı olmuştur. Dosya kapsamındaki bordrolardan, brüt ücret miktarının 1.379,03 TL, yol ve yemek bedelinin ise 317,20 TL olduğu tespit edilmektedir. Davacı taraf tazminata esas ücretin bordroya göre belirlenmesine itiraz etmemiştir. Şu halde, bordroya göre hesaplamanın doğru olarak yapılması ve belirlenen ücret miktarına göre kıdem ve ihbar tazminatının hesaplanması gerekmektedir. Bilirkişi raporunda ise, brüt 1.379,03 TL ücret ile 317,20 TL yol ve yemek bedeli toplamının 1.696,23 TL olarak belirlenmesi gerekirken, 1.742,20 TL olarak hesaplandığı görülmektedir. Söz konusu hesaplama hatası, kıdem ve ihbar tazminatı hesabının da hatalı olması sonucunu doğurmuştur. Temyiz edilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ihbar tazminatı alacağı toplam 2.439,08 TL olarak belirlenmiştir. Davacı taraf dava dilekçesindeki talep miktarı olan 300,00 TL ile hesaplanan tutar arasındaki fark olan 2.139,08 TL üzerinden belirlenen ıslah harcını yatırmış, toplam 2.439,08 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi doğrultusunda ‘davanın kabulüne’ karar verilmesine rağmen, toplam 2.439,08 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken “2.139,08 TL brüt ihbar tazminatının 300,00 TL"sinin dava tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 06/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya ödenmesine” dair karar verilmesi hatalı olmuştur.
Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.