10. Hukuk Dairesi 2019/2721 E. , 2020/2015 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Dava prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve fer"i müdahil kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve fer"i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili "davacının 2007/Mayıs ayında davalı işveren bünyesinde genel müdür yardımcısı olarak çalışmaya başladığını, çalışmaya başladığı tarihten 2007/Ekim ayına kadar tüm maaşlarını elden aldığını, 2007/Ekim ayından itibaren ise maşaların banka kanalı ile ödendiğini, maaşının belirli bir kısmının şirket hesabından, kalan kısmının ise ... hesabından yatırıldığını, buna rağmen davacının sigorta girişinin 07.08.2008 tarihinde yapıldığını ileri sürerek, davacının davalı işveren bünyesinde 2007/Mayıs ayı ile 07.08.2008 tarihleri arasında fasılasız ve kesintisiz olarak çalıştığının ve tüm hizmet süresince primlerinin eksik ücret üzerinden gösterilmesi nedeniyle eksik yatırılan primlerin tesbitine karar verilmesini talep etmiştir."
II-CEVAP
Davalı şirket vekili, iş bu davanın bu şekilde ikame edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davacının işe giriş tarihinin her ne kadar 2007/Mayıs ayı olduğu ileri sürülse de esasen bu durumun gerçeği yansıtmadığını, aralarında bu dönemde bir hizmet akdi bulunmadığını,davanın hak düşürücü süreye uğradığını, davacının daha önceden şirket yetkilisi... ile arkadaşlık ilişkisi bulunduğunu yapılan ödemelerin özel durumdan kaynaklandığı bu ödemelerin hizmet ilişkisinden bağımsız olduğunu, yemek ücretinin hesaplamaya dahil edilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı kurum vekili, yetki, görevsizlik, derdestlik, husumet ve hak düşürücü süre gibi itirazlar ile zaman aşımı defi yapılmış sayıldığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi, Davanın Kabulüne karar verilerek "davacının 02/05/2007-07/08/2008 tarihleri arasında Teknoloji Destek Merkezi Danışmanlık Sağlık Bilişim Ürünleri San. Tic. Lim. Şit. Çalıştığının tespitine, Davacının prime esas kazançlarını 28/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere kabulüne,
-Davacının davalıya ait 119358.06 Sicil sayılı işyerinde kuruma bildirilen süreler hariç olmak üzere 02/05/2007-Aralık 2007 tarihleri arasında 2.442,43TL SPEK(Sigorta Prime Esas Kazanç) ile, Ocak 2008-07/08/2008 tarihleri arasında ise 2.378,74TL spek ile çalıştığı, 07/08/2008-30/04/2015 arasında kuruma bildirilen ... e ek olmak üzere, 28 Eylül 2017 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere; Ağustos 2008"de tespit edilen dönem hariç 25 gün üzerinden Mayıs 2015 ayına kadar ayrı ayrı hesap yapılarak karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi kaldırılarak yerine davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili ve Feri Müdahil Kurum vekili istinaf gerekçeleri ile kararı temyiz etmişlerdir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde "Hüküm sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir", hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgilidir.
Tarafların dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış ve yerine, "davanın kısmen kabul-kısmen reddi ile, davacının 02.05.2007-07.08.2008 tarihleri arasında davalıya ait iş yerinde çalıştığının tespitine, davacının 02.05.2007 - 30.04.2015 tarihleri arasında bilirkişi hakan erdem"in düzenlediği ve dairemizce alınan 03/12/2018 tarihli raporunda belirtilen sigorta primine esas kazançlar ile çalıştığının tespitine, fazla istemin reddine, 03/12/2018 tarihli bilirkişi ek raporunun Dairemiz kararının eki sayılmasına," karar verilmiştir.
Mahkemece, 03/12/2018 tarihli bilirkişi ek raporuna atıf yapılarak hüküm kurulması hatalı olup, sigorta primine esas kazanç miktarları bakımından infaza elverişli hüküm kurulmalıdır. Kuruma eksik yapılan bildirimlerin hangi yılın hangi aylarına ilişkin olduğunun açıkça belirlenmemesi, infaza elverişli bir karar verilmesi gerekirken, bilirkişi ek raporuna atıf yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı ve feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin; istinaf başvurusunun kabulü ile İlk derece mahkemesi hükmünün Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabul kısmen reddine dair kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı şirkete iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 05/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.