Tehdit - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/3159 Esas 2020/4311 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3159
Karar No: 2020/4311
Karar Tarihi: 27.02.2020

Tehdit - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/3159 Esas 2020/4311 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanıkların mala zarar verme suçuna ilişkin cezalarının temyiz edilemez olduğuna hükmetmiştir. Tehdit suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin temyiz istekleri reddedilmiştir. Ancak, sanık hakkında yetersiz gerekçe ile hüküm kurulduğu, dosyada çelişkili hususların bulunduğu ve haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadığı, 53. madde iptaline ilişkin kararın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuş ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 5320, 1412, TCK 29, TCK 53.
4. Ceza Dairesi         2019/3159 E.  ,  2020/4311 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A) Sanıklar hakkında mala zarar verme suçuna ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar ... ve ..."ın, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
    B) Sanıklar hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince;
    Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Sanık ..."ın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi, katılanların suç tarihinden önce akrabalarının taciz edilmesi konusunun husumet oluşturması ve bu suretle sanık ..."ı şikayet etmiş olmaları ancak sanık ..." ın katılanlarla dosya yansıyan husumetinin bulunmaması, dosya içerisinde mevcut kriminal rapora göre sanık ..."ın el üstlerinde atış artığına rastlanmamış olması ve yine tanık ..."in soruşturma aşamasında sanık ..."a yönelik teşhisinin bulunmaması karşısında; sanık ... hakkında yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) Bir nolu bozma bendine uyularak dosyada çelişkili hususların tartışılarak giderilmesi ve neticesinde sanık ... hakkında beraat hükmü kurulması halinde sanık ..." ın eyleminin sadece silahla tehdit kapsamında kalıp kalmayacağının tartışılması zorunluluğu,
    3) Sanık ..."ın aşamalarda kendisinin katılanların akrabasına yönelik tacizde bulunmadığını ancak yine de karşı tarafın kendisine yönelik hakaret eylemlerinin olduğunu savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    4) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.