Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/16299 Esas 2017/1563 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16299
Karar No: 2017/1563
Karar Tarihi: 09.02.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/16299 Esas 2017/1563 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/16299 E.  ,  2017/1563 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı ile sağlık hizmeti satın alınmasına ilişkin sözleşme imzalandığını, ortepedi ve beyin cerrahi bölümünde tedavisi tamamlanan hastalara ilişkin olarak 2013 yılı ocak, şubat ve mart ayları faturalarından toplam 109.092,00 TL.nin ödenmediğini, medula sistemine göre faturaların tahsis edilmiş olmasına göre, kesintinin haksız olduğunu ileri sürerek, toplam 109.092,00 TL.nin yasal faizi ile ödetilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalının tedavi olan bir hastaya ilişkin olarak ..."un 3.3.4.c maddesinde yazılı olan fazla faturalama yapıldığı ve barkodunun bulunmadığı gerekçesi ile 29.781,00 Tl ve 5 hastanın ameliyatında kullanılan setin semirijit ya da dinamik olduğu ve bu malzemelerin üniversite ya da eğitim hastanalerinde kullanılabileceği bu nedenle ödenmeyeceğinin bildirildiği ve itiraz üzerine de kesinti gerekçesinin değiştirilerek perkutan cerrahi uygulanmadığından bu bedelin ödenmeyeceğinin bildirildiğini oysa ..."ta ameliyatta kullanılan bu malzemelerin perkutan değil, ancak mini invasiv yoluyla kullanılabileceğinin belirtildiği bu nedenle diğer kesintinin yapıldığını ancak yapılan bu kesintilerin haksız olduğundan bahisle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise kesintilerin yasal mevzuata uygun bulunduğunu savunmuştur.
    Mahkemece, bilgisine başvurulan Sayıştay emekli uzman denetçisi olan bilirkişinin raporu doğrultusunda davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Raporu düzenleyen bilirkişinin davanın konusunu oluşturan sigortalıların hastalığı ve tedavisinde kullanılacak tıbbi malzemelerle ilgili olarak bir uzmanlığının bulunmadığı gibi, davacı iddialarını da karşılar nitelikte olmadığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile anılan bilirkişi raporu açık ve davacı iddialarını cevaplayan nitelikte olmadığından hükme esas alınması doğru değildir. Şu durumda, eksik inceleme ile hazırlanan raporun hüküm vermeye yeterli olmadığı ortadadır.
    O halde mahkemece, dava dosyasının sosyal güvenlik, ortopedi ve beyin cerrahi dallarında konularında uzman kişilerden oluşturulacak bilirkişi kuruluna verilerek davanın esasını oluşturan uyuşmazlık konusunda tarafların iddia ve savunmaları konusunda açıklayıcı, ayrıntılı rapor düzenlettirilmesi ve sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.