21. Hukuk Dairesi 2017/2924 E. , 2018/8792 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
KARAR
A)Davacı İstemi;
Davacılar vekili, davacı ...’nin eşi, diğer davacıların babası olan müteveffanın ... Yem Fabrikasında tahıl boşaltmak için kamyonun brandasının açılması sırasında kamyondan düşerek 02/10/2007 tarihinde vefat ettiğini, iş kazasının meydana gelmesinde işveren şirket ile fabrika temsilcilerinin kusurlu olduğunu, aylık bağlanması için SGK’ya başvurulduğunu, mükerrer bir tazminat ödemesi olmaması için kurumu da davalı olarak gösterdiklerini belirterek destekten yoksun kalma tazminatı, manevi tazminat ve cenazenin nakli için harcanan 2.100,80 TL masrafın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalı Cevabı;
Davalı ... vekili, ... Yem Fabrikası müdürü olan davalının kusurunun bulunmadığını, fabrika tarafından lojistik hizmetlerinin yapılması işinin ihale ile davalı şirkete verildiğini, davalı şirketin işi anahtar teslim suretiyle yerine getirdiğini, asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığından ve tüm sorumluluk davalı şirkete ait olduğundan davalı ...’e husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı SGK vekili, kuruma başvurulması üzerine iş kazası tespiti işlemlerine başlandığını, ancak sonucu beklenmeden davanın açıldığını, bu arada iş kazası tespiti yapıldığını ve gelir bağlama işlemlerine başlandığını, iş kazası nedeniyle SGK’nın tazmin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar vekili, davalı şirketin ... Yem A.Ş ile yapılan sözleşme gereği onun fabrikalarındaki yükleme ve boşaltma işlerini yaptığını, olay günü müteveffa işçinin brandayı açmak üzere kamyonun üzerine çıktığını, bundan habersiz olan şoförün de brandayı sökmesi sonucu ıslak ve gergin olan brandanın gerginliğinin boşalması sonucu müteveffanın dengesini kaybederek yere düştüğünü,olayın meydana gelmesinde davalıların kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
Dava dilekçesi, davaya verilen cevap, dinlenen tanık beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendiriliğinde; Mahkememizce meydana gelen kazada tarafların kusur durumlarının tespiti açısından yaptırılan bilirkişi incelemesinde dosyaya sunulan 25/06/2015 tarihli bilirkişi heyeti raporunda davalı AB Tahıl şirketinin % 60 oranında, davalı ..."ın % 4, davalı ..."un %1, davacının % 35 oranında kusurlu bulundukları bildirilmiştir. Davacının meydana gelen kazada maddi zararın tespiti açısından dosya aktüerya bilirkişisine tevdii olunarak rapor tanzimi sağlanmıştır. Davalıların kusurlu hareketleri sonucunda müteveffanın vefatı nedeniyle destekten yoksun kalan mirasçılarının SGK tarafından karşılanmayan maddi zararının tespiti açısından dosya aktüerya bilirkişisine tevdii olunmuş, aktüerya bilirkişisi tarafından müteveffanın yaşı, kaza tarihi, gelir durumu birlikte değerlendirilerek müteveffanın kaza nedeniyle vefatından kaynaklanan davacıların destekten yoksun kalarak uğramış oldukları maddi zarar hesaplanmıştır. Mahkememizce davacılardan ..."in maddi tazminat talebinin bu noktada kabulüne, diğer davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği ve kusurlu hareketi sonucu müteveffanın ölümüne yol açan davalıların, davacıların elem ve ızdırabını azaltmaya yönelik zarar getiren olayı özlettirecek nitelikte olmayan ancak gelişen iş güvenliğine ilişkin kurallar çerçevesinde aynı zamanda caydırıcı nitelikte de olan manevi tazminatın da davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesi gerektiği kanaatiyle davacı eş ve çocuklar ..., ..., ... taleple bağlı kalınarak maddi tazminat taleplerinin kabulüne, davacılar ..., ..., ... ve ... maddi tazminat taleplerinin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kabulüne, müteveffanın ... ... nakli için ödenen fatura bedeli 2.100,80 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi;
Müteveffa işçinin, dava dışı ... A.Ş’den yükleme, boşaltma-lojistik işlerini ihale ile alan davalı şirket bünyesinde hamal olarak çalıştığı sırada 02/10/2007 tarihinde kamyondan düşerek vefat ettiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişiler kurulu raporunda davalı şirketin % 60 Hüseyin’in, % 4 davalı ...’in, % 1 ve işçinin % 35 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, hesap bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda işçinin eşi ile çocuklarının karşılanmamış gerçek zararının usulüne uygun şekilde tespit edildiği, İlk derece mahkemesince aldırılan kusura ilişkin raporun denetime elverişli olduğu, hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporunda maddi tazminat miktarının iş hukuku ilkeleri çerçevesinde usulünce ve gerekçeleri de belirtilerek gösterildiği, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, hükümde belirtilen yönlerden kamu düzenine aykırılık da görülmediği değerlendirildiğinden davalı ... vekilinin istinaf istemleri yerinde görülmemiştir.
Davalı SGK vekilinin istinaf istemine gelince; davalı kurum akdi ilişkinin tarafı olmayıp mevzuatta kusura dayalı başkaca bir sorumluluğu da düzenlenmediğinden davada hasım olarak gösterilmesi ve aleyhinde hüküm kurulması usulsüzdür. SGK hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
Sonuç olarak davalı ... vekilinin istinaf istemleri reddedilerek davalı SGK vekilinin istinaf isteminin kabulüne karar verildiği belirtilerek;
A-Davalı ... vekilinin istinaf istemleri yerinde görülmediğinden reddine,
B-Davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,
1-) Davalı SGK hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine,
2-) Davacıların davasının diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne, kısmen reddine (davacı eş ve çocuklar ..., ..., ... taleple bağlı kalınarak maddi tazminat taleplerinin kabulüne, davacılar ..., ... , ... ve ... maddi tazminat taleplerinin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kabulüne, müteveffanın ... ... nakli için ödenen fatura bedeli 2.100,80 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine) karar verilmiştir.
E)Temyiz;
Davalı SGK vekili, davanın husumetten reddedilmesi nedeniyle Kurum lehine hem maddi hem de manevi tazminat açısından vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davalının tahıl yükleme ve boşaltma işini anahtar teslim ihale ile ..."ne veren ... Yem A.Ş‘nin çalışanı olduğunu, işin tüm sorumluluğunun ihaleyi alan şirkete ait olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini, tazminatların fahiş olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
F)Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
1- Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/2 maddesinde ""Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir "" denilmektedir.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırı, karar tarihi 02.12.2016-31.12.2016 tarihleri arasında ise 40.000 TL, 01.01.2017-31.12.2017 tarihleri arasında ise 41.530,00-TL, 01.01.2018 tarihinden sonra verilen kararlar için 47.530,00 TL"dir.
Davacı eş için hükmedilen manevi tazminat ile davacı eş dışındaki diğer davacılar için hükmedilen maddi ve manevi tazminat tutarlarının Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle ayrı ayrı 41.530,00 TL’lik temyiz sınırının altında kaldığı açıktır.
O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı eş için hükmedilen manevi tazminat ile davacı eş dışındaki diğer davacılar için hükmedilen maddi ve manevi tazminat tutarları bakımından temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının 6100 sayılı H.M.K."nun 362/1-a ve (2), 366 ve 352. maddeleri uyarınca KESİNLİKTEN REDDİNE karar verilmiştir.
2- Davalı ... vekilinin davacı eş için hükmedilen maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
3- Davalı SGK vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyanın incelenmesinden; davacılar vekilinin 22.06.2011 tarihli dilekçe ile SGK hakkındaki davadan feragat ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda SGK hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekirken husumet nedeniyle reddine karar vermek hatalı olmuştur.
O halde davalı SGK vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 21/03/2017 tarih ve 2017/509 Esas, 2017/661 Karar sayılı ilamının hüküm fıkrasının B-1. Bendindeki ""husumet"" sözcüğünün çıkarılarak yerine ""feragat"" sözcüğünün yazılmasına, Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 28/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.