![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2019/6840
Karar No: 2022/875
Karar Tarihi: 03.03.2022
Danıştay 3. Daire 2019/6840 Esas 2022/875 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/6840 E. , 2022/875 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/6840
Karar No : 2022/875
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av....
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av....
İSTEMİN KONUSU: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının banka hesaplarına, ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu ... İnşaat İthalat İhracat Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin 2009 ila 2013 yıllarına ilişkin muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla uygulanan e-haczin kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının banka hesaplarına uygulanan haczin dayanağı olarak davacı adına ortak sıfatıyla tanzim edilen ... tarih ve ... ila ... ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirlerinin, davacının ikametgah adresi olan ve dava dilekçesinde de yerleşim yeri adresi olarak belirtilen "... Mahallesi ... Esenyurt/İSTANBUL" adresine tebliğe çıkarılarak "gösterilen adreste muhatabın daimi birlikte çalışanı imzasına tebliğ edildi." şerhi düşülerek 10/01/2013 tarihinde ... imzasına tebliğ edildiğinin görüldüğü, tebligatın yapıldığı adresin davacının mernis sisteminde kayıtlı adresi olduğu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 94. maddesi düzenlemesine göre ikametgahta bulunanlara tebliğ için bunların aile ferdi olması veya mükellefle beraber aynı konutta oturması şartı aranmadığı, tebliğ yapan memura mükellef dışında kalan muhatabın kimliğini ve yaşını araştırma görevi verilmediği, tebliğ memurunun tebligatı alacak kişinin görünüşe nazaran 18 yaşından büyük ve ehliyetli olduğuna kanaaat getirmesi halinde tebliğ işlemini gerçekleştirebileceği hususu göz önüne alındığında, davacının ikametgah adresinde bulunan daimi çalışan ...'ye yapılan tebligat usulüne uygun olduğundan dava konusu e-haczin, sözü edilen ödeme emirleri içeriği kamu alacaklarına isabet eden kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ... tarih ve ... ila .. ve ... takip numaralı ödeme emirlerinin ise ara kararıyla istenildiği halde, davalı idarece tebliğ alındıları dosyaya sunulmadığından, usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ortaya konulmayan bu ödeme emirleri içeriği kamu alacakları yönünden e-hacizde hukuka uyarlık görülmediği, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla tanzim edilen ... tarih ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirlerin, davacının sözü edilen ikametgah ve yerleşim yeri adresine tebliğe çıkarıldığı, "gösterilen adreste isim ve imzadan imtina eden şahıstan soruldu. Muhatap tanınmıyor. Tarafımca muhatabın adresi tespit edilememiş olup muhtar beyanı ile çıkış merciine iade." şerhi düşülerek iade edildiği ve tebligatın ilanen yapıldığı, ancak tebliğ alındısının 213 sayılı Kanun'un 102. maddesinde belirtilen kişilerden birisine imzalattırılmadığı, alındı üzerinde sadece dağıtıcı imzasının yer aldığı, bu durumda ilanen tebliğ şartlarının gerçekleştiğinden söz edilemeyeceğinden belirtilen ödeme emirleri içeriği kamu alacakları yönünden de e-hacizde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu e-haciz; ... tarih ve ... ila ... ve ... takip numaralı ödeme emirleri ile ... tarih ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirleri içeriği kamu alacakları yönünden kaldırılmış, ... tarih ve ... ila ... ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirleri içeriği kamu alacakları yönünden ise dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Gerçek kişi olan davacının ikamet adresinde daimi çalışan sıfatıyla yapıldığı belirtilen tebligatın, hayatın olağan akışına uygun olmadığı, davacı tarafından, tebligatı almış görünen kişiyi tanımadığı, böyle bir çalışanının bulunmadığı ileri sürülmesine karşın ispat yükü kendisinde bulunan davalı idarece bu hususun aksinin ortaya konulamadığı dikkate alındığında, davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ... tarih ve ... ila... ve ... ila ... sayılı ödeme emirlerine konu kamu alacağının usulüne uygun olarak kesinleştirilmediğinden kamu alacağının tahsili amaçlı dava konusu hacizde hukuka uyarlılık bulunmadığı gerekçesiyle Vergi Mahkemesi kararının istinaf başvurusuna konu hüküm fıkrası kaldırıldıktan sonra, dava konusu e-haczin değinilen ödeme emirleri içeriği kamu alacağına ilişkin kısmı kaldırılmıştır.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Kamu alacağının asıl borçlu şirket nezdinde kesinleştiği, davacı, şirketin kanuni temsilcisi olduğundan borçlardan haberdar olduğu, mükellefiyeti 31/12/2013 tarihi itibarıyla re'sen terkin edilen şirketin herhangi bir mal varlığına rastlanılmadığından kamu alacağının davacıdan tahsili yoluna gidildiği, banka hesabına uygulanan haczin, davacı adına düzenlenen ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle kaldırılması yönündeki kararda hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulüyle Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu ... İnşaat İthalat İhracat Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin 2009 ila 2013 yıllarına ilişkin muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla banka hesabına uygulanan e-haczin kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddedildiği, davacı adına ortak sıfatıyla tanzim edilen ... tarih ve ... ila ... ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirlerinin davacının ikametgah adresinde "gösterilen adreste muhatabın daimi birlikte çalışanı" şerhi düşülerek ... imzasına 10/01/2013 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93 ilâ 109. maddelerinde; tebliğ esasları, tebliğin muhatapları, posta ve ilan yoluyla tebliğler ile memur eliyle tebliğ ve tebliğ yerine geçen işlemler düzenlenmiş, tebligatın nerede, nasıl ve kimlere yapılacağı belirlenmiştir.
Aynı Kanun'un 93. maddesinde, tahakkuk fişinden gayri vergilendirme ile ilgili olup hüküm ifade eden bilumum vesikalar ve yazıların, adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak tebliğ edileceği, şu kadar ki ilgilinin kabul etmesi şartiyle tebliğin daire veya komisyonda yapılmasının mümkün olduğu kurala bağlanmıştır.
“Tebliğ yapılacak kimseler” başlıklı 94. maddenin 1.fıkrasında, tebliğin, mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılacağı, 2365 sayılı Kanun'un 18. maddesiyle eklenen 3. fıkrasında ise kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde tebliğin, ikametgah adresinde bulunanlardan veya iş yerlerindeki memur ya da müstahdemlerden birine yapılacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Tebliğ, hukuki bir işlemden ilgili kimsenin haber almasını sağlamak için, yetkili makamın kanuni şekilde yazı veya ilan ile yapacağı belgelendirme işlemi olup amaç, ilgilinin yasal haklarını kullanabilmesine imkan tanımaktır. Bu nedenle, 2365 sayılı Kanun'la 3. fıkra eklenmeden önceki 94.madde düzenlemesinde, sadece dava açabilecek kişiler, adına tebligat yapılacak kişiler kapsamında sayılmıştır. Değişiklik öncesi 94. madde hükmü genel bir düzenleme gibi görünmekle beraber, muhatabın kendisine ya da onun adına dava açma konusunda yetkili ve görevli kimselere yer veren birinci fıkra hükmünün gerçek kişilere yönelik olduğu; ikinci fıkranın ise tüzel kişiler adına dava açabilecek dolayısıyla tebligat yapılabilecek kimseleri düzenlediği anlaşılmaktadır.
Kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde, tebliğin kimlere yapılacağı, 2365 sayılı Kanun'la eklenen 3.fıkrada belirlenmiştir. Düzenleme; muhatabın bulunmaması halinde, ikametgah adresinde bulunanlara veya işyerinde bulunan memur ve müstahdemlere tebligat yapılacağı ancak, tebligat yapılacak kişinin on sekiz yaşından büyük görünmesi ve açık bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerektiği şeklindedir.
Buna göre, davacı adına düzenlenen .. tarih ve ... ila ... ve ... ila ... takip numaralı ödeme emirlerinin, davacının ikametgah adresinde, tebliğ alındısına "gösterilen adreste muhatabın daimi birlikte çalışanı" şerhi düşülerek ... imzasına tebliğinin usulüne uygun şekilde yapıldığının kabulü gerektiğinden, söz konusu ödeme emirlerine dayalı e-haczi yazılı gerekçeyle iptal eden Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 03/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.