3. Hukuk Dairesi 2017/9179 E. , 2019/5884 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen kira bedelnin tespitine ilişkin davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 14.05.2015 tarihinde açtığı davada; ... Mahallesi, ... Yolu Sokak, No:17 ... adresindeki taşınmazın 20.06.2008 başlangıç tarihli 2 yıl süreli kira sözleşmesi ile davalı şirkete kiraya verdiğini, tarafların aralarında yaptıkları ek protokol ile 20.06.2013 tarihinden itibaren aylık net kiranın 5.500,00 TL ( brüt 6.785,00 ) olarak ödenmesi hususunda anlaştıklarını, yine aynı protokolde kira bedelinin 20.06.2014 tarihinden itibaren arttırılacağı hususunda anlaşmış iseler de kira arttırımının yapılmadığını, bu sebeple 20.06.2014 dönem başlangıcından itibaren aylık kira bedelinin hak ve nesafet kuralları gereği brüt 8.250,00 TL ( net 6.600,00 TL) olarak tespitine karar verilmesini talep etmiş ; 21.03.2016 tarihli beyan dilekçesinde ise davanın kabulüne , bilirkişi raporu doğrultusunda 20.06.2014 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin net 6.120,57 TL (brüt 7.650,71 TL) ve 20.06.2015 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin net 6.519,66 TL (brüt 8.149,57 TL) olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece,davanın kısmen kabulüne, dava konusu kiralananın aylık kira bedelinin 20.06.2015 tarihinden itibaren brüt 7.334,62 TL olarak belirlenmesine karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-TBK.nun 345.maddesinde; “Kira bedelinin belirlenmesine ilişkin dava her zaman açılabilir. Ancak, bu dava, yeni dönemin başlangıcından en geç otuz gün önceki bir tarihte açıldığı ya da kiraya veren tarafından bu süre içinde kira bedelinin artırılacağına ilişkin olarak kiracıya yazılı bildirimde bulunulmuş olması koşuluyla, izleyen yeni kira dönemi sonuna kadar açıldığı takdirde, mahkemece belirlenecek kira bedeli, bu yeni kira döneminin başlangıcından itibaren kiracıyı bağlar.
Sözleşmede yeni kira döneminde kira bedelinin artırılacağına ilişkin bir hüküm varsa, yeni kira döneminin sonuna kadar açılacak davada mahkemece belirlenecek kira bedeli de, bu yeni dönemin başlangıcından itibaren geçerli olur.” hükmüne yer verilmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, TBK.nın 345.maddesi bu tarihten sonra açılacak kira bedelinin tespiti istemlerinde uygulanır.
Olayımıza gelince; Taraflar arasında 20.06.2008 başlangıç tarihli ve 2 yıl süreli kira sözleşmesine ilişkin uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kira sözleşmesinde , sözleşmenin 2 yıl olup 20.06.2009 tarihinde kira bedelinde % 10 oranında artış yapılacağına ilişkin düzenleme yer aldığı gibi taraflar arasında imzalanan 19.11.2013 tarihli protokolde ,tarafların bir araya gelerek 20.06.2013 tarihinden itibaren kira bedelinin net 5.500 TL olarak ödenmesi konusunda anlaştıkları ve yenilenecek kira dönemlerinde kira artış oranının taraflarca ayrıca kararlaştırılacağı belirtilmiştir.Taraflar arasındaki sözleşme ve ek protokolde kira artışına ilişkin irade bulunduğundan, 20.06.2014 tarihinde başlayacak döneme ilişkin 14.05.2015 tarihinde açılan dava süresindedir. Bu itibarla, mahkemece 20.06.2014 tarihinden itibaren kira bedelinin ÜFE oranında arttırılarak bilirkişi raporunda belirtildiği üzere brüt 7.650,71 TL olarak tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde 20.06.2015 tarihinden itibaren hüküm tesisi doğru olmadığından, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün davacı lehine BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.