17. Hukuk Dairesi 2016/8308 E. , 2019/3897 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen dava yönünden davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl dava dosyasında davacı vekili; davalı ..."nin davacıya onüç adet çek verdiğini, bu çeklerden 15/01/2010 keşide tarihli, 14.541,00 TL bedelli ve 18/01/2010 tarihli, 15.400,00 TL bedelli iki adet çekin karşılıksız çıkması üzerine ....İcra Müdürlüğü"nün 2010/788 sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, Tapu Sicil Müdürlüğünden yapmış oldukları araştırmada davalı ..."nin tüm gayrimenkullerini davacıya vermiş olduğu çeklerin gününden kısa bir süre önce çok kısa aralıklarla hısım ve akrabası olan davalılara devrettiğini belirterek dava konusu taşınmazlar üzerindeki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava dosyasında davacı vekili; Kahramanmaraş 1.İcra Müdürlüğü"nün 2010/1285 sayılı dosyası üzerinden de icra takibine geçildiğini beyanla bu icra dosyasındaki alacakları için de dava konusu taşınmazların davalılara devrine ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; davacının açmış olduğu dava nedeniyle aciz vesikası alması gerektiğini ancak dosyaya böyle bir belge ibraz etmediğini, müvekkilinin davalı ..."dan satın almış olduğu dairenin gerçek bir satışa konu olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; müvekkili tarafından davalı ..."dan satın alınan taşınmazın satışında herhangi bir muvazaanın söz konusu olmadığını belirterek açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...; daha önce satın aldığı taşınmazı ihtiyacı nedeniyle bir başkasına sattığını, taşınmazın adına kayıtlı bulunmadığını belirterek açılan davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; iptali talep olunan tasarrufun icra takibine konu borcun doğumundan önce olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili; davacı tarafça dava şartı olan aciz vesikasının dosyaya ibraz edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre;kesinleşmiş bir icra takibi bulunmadığından dava ön koşulu yerine getirilmediği dikkate alınarak davacı tarafın asıl ve birleşen dava yönünden talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece de belirlendiği gibi eldeki davanın dinlenebilmesi için borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması gereklidir. Somut olayda davacının davalı borçlu ... aleyhine yaptığı ....İcra Müdürlüğü 2010/788 ve .....İcra Müdürlüğü"nün 2010/1285 sayılı takip dosyası yönünden eldeki dava açıldıktan sonra borçlu tarafından açılan dava sonucu ... İcra Hukuk Mahkemesi 2013/784-2014/204 karar sayılı ve 2013/783-2014/221 karar sayılı kesinleşen ilamı ile takiplerin İİK’nun 71, 33/a maddesi gereğince icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmiştir. Ancak davacı alacaklı vekili takip konusu çeklere dayalı olarak davalı borçlu hakkında 06/05/2014 tarihinde... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/243 Esas ve ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/392 esas sayılı dosyaları ile alacak davası açtıklarını belirterek anılan dosyaların sonucunun beklenmesini talep etmiştir. Sözü edilen alacak davalarında mahkemece her ne kadar davaların
reddine karar verilmişse de .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/243 Esas ve 2015/352 karar sayılı ilamı Yargıtay 19.Hukuk Dairesi tarafından davacı tarafın alacağının ispatlanması yönünden faturaya ve zamanaşımına uğramış çeklere dayandığı, Çeklerin ticari defterlerde kayıtlı olmamasının alacağın olmadığı anlamına gelmediği, buna göre davacının sunmuş olduğu deliller incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle düzenlenen bilirkişi raporu ile hüküm verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle bozulduğundan ve diğer Kahramanmaraş 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/392 esas sayılı dosyası da temyiz incelemesinde olduğundan; Mahkemece sözü edilen alacak davalarının kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 01/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.