Esas No: 2020/1922
Karar No: 2022/784
Karar Tarihi: 07.03.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1922 Esas 2022/784 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/1922 E. , 2022/784 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1922
Karar No : 2022/784
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … vasisi …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Beşinci Dairesinin 19/02/2020 tarih ve E:2016/56814, K:2020/1323 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve yoksun kaldığı tüm mali ve özlük haklarının görevden uzaklaştırma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 19/02/2020 tarih ve E:2016/56814, K:2020/1323 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiş,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen iki adet "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı"nın incelenmesinden; davacının … ve … ID numaralarıyla, kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, örgüt hiyerarşisi içinde üst konumda bulunduğuna, unvanlı hakim ve savcılardan sorumlu yönetici pozisyonunda olduğuna, himmet topladığına, 2014 yılı HSK seçimlerinde örgütün sözde ''bağımsız'' adaylarını desteklediğine ve diğer hususlara yönelik yer verilen ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile yukarıda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin dava konusu … tarih ve … sayılı kararda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı tüm mali ve özlük haklarının görevden uzaklaştırma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin de reddi gerektiği,
Davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı kararın, bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin HSK Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile reddedilmesi suretiyle kesinleştiği anlaşıldığından dava konusu edilen kesinleşmiş bu kararın iptali isteminin incelenmesi gerektiği,
Bununla birlikte, davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı karara ilişkin yeniden inceleme talebine davalı idarece 60 gün içerisinde cevap verilmemesi suretiyle oluştuğu öne sürülen zımni ret işlemine ilişkin iptal istemi yönünden ise, bu istemin yukarıda yer verilen gerekçe uyarınca ortada oluşmuş bir zımni ret işleminden bahsedilemeyeceğinden incelenmeksizin reddi gerektiği sonucuna varıldığı,
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ile davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı tüm mali ve özlük haklarının görevden uzaklaştırma tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemi yönünden davanın reddine, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararına karşı yapılan yeniden inceleme talebine (60) gün içerisinde cevap verilmemesi suretiyle oluşturduğu ileri sürülen zımni ret işleminin iptali istemi yönünden davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin dayanağı olan düzenlemenin somut norm denetimi yoluyla Anayasa Mahkemesine gidilmesine ilişkin talebin gerekçesiz olarak reddedildiği, dava konusu işlemin dayanağı olan 667 sayılı KHK hükümlerinin Anayasaya aykırı olduğundan öncelikle bu kuralların iptali için Anayasa Mahkemesine gidilmesinin zorunlu olduğu; uyuşmazlıkta 2802 ve 6087 sayılı Kanunlar ile Anayasa'nın bu konudaki hükümlerinin uygulanması gerektiği, 667 sayılı KHK'nın hakim ve savcılar hakkında uygulanma olanağının olmadığı; 667 sayılı KHK ile yeni bir suç ve ceza ihdas edildiği, bunun temel hak ve özgürlükleri ilgilendiriyor oluşu sebebiyle ancak kanunla yapılabileceği; dava konusu işlemin disiplin cezası niteliğinde bir göreve son verme işlemi olduğu, bu sebeple karar tesis edilmeden önce disiplin hukukuna ilişkin usul kurallarının uygulanması gerektiği, ancak, bu usul kurallarına uyulmadan, savunması alınmadan işlem tesis edildiği; işlem tarihinde bulunmayan bilgi ve belgelere göre karar verildiği; 667 sayılı KHK'nın 3. maddesinde yer alan irtibat ve iltisak kavramlarının muğlak, içeriği ve kapsamı belirsiz, subjektif kavramlar olduğu; ByLock uygulamasını yüklediği ve kullandığı tespitinin doğru olmadığı, Yargıtay içtihatlarına göre kullanıcı olmak için aranan şartları taşımadığı, MİT tarafından sadece istihbarat faaliyetleri kapsamında elde edilen bu verilerin delil olamayacağı, bu şekilde haberleşme hürriyetine müdahalede bulunulduğu; aleyhine beyanda bulunan tanıkların etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler olduğu, salt kendini kurtarma gayesi ile beyanda bulundukları açık olan bu kişilerin ifadelerine itibar edilemeyeceği; nasıl ve ne şekilde sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıldığı gösterilmeden karar verilmesinin hukuka ve gerekçeli karar hakkına aykırı olduğu, Danıştayın tarafsızlığını yitirdiği ileri sürülerek davanın reddi yolundaki temyize konu Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Diğer yandan, UYAP ortamında yapılan incelemede davacının ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile esastan reddedildiği, bu karara karşı yapılan temyiz başvurusunun ise Yargıtay … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile onandığı ve 27/11/2019 tarihinde mahkumiyet hükmünün kesinleştiği görülmüştür.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen incelenmeksizin reddine, kısmen esastan reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 19/02/2020 tarih ve E:2016/56814, K:2020/1323 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 07/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.