Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibe karşı borçlu şikayetinde, alacaklı sanık hakkında İstanbul 2.Ağır Ceza Mahkemesi"nun 2004/264 Esas sayılı dosyasında açılan kamu davasının derdest olduğunu, bu nedenle HUMK"nun 317.maddesi gereğince takibin durdurulmasını talep ettiği, bu talep üzerine İstanbul 5.İcra Mahkemesi"nce 12.11.2004 tarih, 2004/1355-1529 sayılı kararla "HUMK"nun 317.maddesi gereğince icra müdürlüğünce sahtecilikle ilgili dava sonuçlanıncaya kadar takibin durdurulmasına" karar verildiği görülmektedir.
2.Ağır Ceza Mahkemesi"nde görülmekte olan davada suç vasfının değişmesi üzerine alacaklı tarafça icra dairesine başvurularak takibin durdurulmasına ilişkin bu kararın kaldırılmasını ve haciz talep ettiği, icra müdürlüğünce bu talebin reddi üzerine icra mahkemesine başvurarak bu kararın iptalini talep etmiş olduğu mahkemece de bu yönde karar verildiği anlaşılmaktadır. İstanbul 5.İcra Mahkemesi"nin kararında yer alan "dava sonuçlanıncaya kadar" şeklindeki sözcüklerin dayanağı HUMK"nun 314.maddesi olduğu için bu ibareden "netice-i hükme kadar" yani hükmün kesinleşmesine kadar takibin durdurulmasının anlaşılması gerektiğinden mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.