Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11627 Esas 2019/6641 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığa ait ...plaka sayılı aracın kaza yaptığı, olay yerine intikal eden trafik ekiplerince ... plaka sayılı oto kaydının sorgulamasında otonun aslen ... plaka sayılı oto olduğunun tespit edildiği, sanığın ... plaka sayılı olan aracına ... nolu plakaları takarak kullandığı, suça konu ... sayılı plakaların... Polis Kriminal Laboratuvarında yapılan incelemelerinde bir adet ... nolu plakanın orjinal olduğunun ancak "2"olarak adlandırılan ...nolu plakanın ise Şoförler Odası mührün orijinal, ancak Emniyet Genel Müdürlüğü mührünün sahte olduğunun tespit edildiği iddiası ile resmi belgede sahtecilik suçundan açılan davada, sanığın suça konu aracı... ismli şahıstan satın aldığını ve aldığında üzerinde ... sayılı plakaların bulunduğunu beyan ettiği, dosyanın incelenmesinde, suça konu aracın ... sayılı plaka ile ... tarafından satın alınarak ... sayılı plaka ile değiştirildiği, ancak sistemde ... sayılı plakanın düşümünün yapılmadığından 13.05.2009 tarih ve 2008/9351 esas sayılı dosya üzerinden takipsizlik kararının verildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın suça konu aracı aldığında üzerinde mevcut bulunan plakanın sahte olduğunu bildiğine ve bilerek kullandığına ilişkin savunmasının aksini gösterir delillerin nelerden ibaret olduğu, gerekçeli kararda açıklanıp tartışılmadan, aracı satın aldığını beyan ettiği... ve plaka değişimi yapan ... tanık olarak dinlenip sonucuna göre, sahteciliğin gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla işlenip işlenmediği hususu da değerlendirilmeden eksik soruşturma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Adli emanetin 2009/97 sırasına kayıtlı suça konu emanet eşyası hakkında karar verilmemesi,
3-Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.