16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5261 Karar No: 2019/470 Karar Tarihi: 24.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5261 Esas 2019/470 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi'nin 2018/5261 E. ve 2019/470 K. sayılı kararı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 maddeleri ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi şeklinde verildi. Temyiz talepleri reddedildi ve dosyada yer alan delillerin suçun sübuta erdiği ve yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı sonucuna varılarak, sanığın temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği için temyiz davasının esastan reddedilmesine karar verildi. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise; TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleridir.
16. Ceza Dairesi 2018/5261 E. , 2019/470 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 63 maddeleri ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tanığın aşamalarda değişmeyen ve ayrıntı içeren istikrarlı beyanları ve toplanan diğer deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın Bylock kullanıp kullanmadığının tespiti için Bylock tespit ve değerlendirme raporunun beklenmemesi sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 24.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.