9. Ceza Dairesi 2013/18419 E. , 2014/1858 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Mahkemesi : Uzunköprü Asliye Ceza Mahkemesi
Göçmen kaçakçılığına teşebbüs suçundan sanık ..."ın, 2 yıl 11 ay hapis ve 33.320,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Uzunköprü Asliye Ceza Mahkemesinin 08.05.2007 tarihli ve 2006/137 esas, 2007/314 sayılı kararının infazı sırasında, adı geçen hükümlünün 11.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6291 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununda Değişiklik yapılmasına dair Kanunun 2. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna eklenen geçici 3. maddesi uyarınca denetimli serbestlik hükümlerinden faydalanma talebinin reddine ilişkin Uzunköprü İnfaz Hakimliğinin 19.09.2012 tarihli ve 2012/594-434 sayılı kararına yapılan itirazın kabulü ile cezasının şartla tahliye tarihi 29.06.2013 tarihine kadar denetimli serbestlik tedbirleri uygulanmak suretiyle infazına ilişkin Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.10.2012 tarihli ve 2012/1086 değişik iş sayılı kararı sonrasında, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığının hükümlünün denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmaya başlamasından önce işlediği iddia edilen üst sınırı 7 yıldan az olmayan örgütlü olarak göçmen kaçakçılığı yapma suçundan hakkında Uzunköprü Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/495 esasına kayden ceza kovuşturması bulunduğu gerekçesiyle kapalı ceza infaz kurumuna iadesi talebi üzerine hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna iadesine dair Edirne 1. İnfaz Hakimliğinin 19.02.2013 tarihli ve 2013/531-531 sayılı kararı sonrasında, Uzunköprü Cumhuriyet Başsavcılığının hükümlünün şartla tahliye süresine kadar denetimli erbestlik tedbiri yükümlülüklerine uyduğu, kapalı ceza infaz kurumuna iade kararının ise sehven uygulanmadığından bahisle kapalıya iade hususunda karar verilmesi talebi üzerine aynı suç açısından ikinci kez infaz niteliği taşıması itibariyle kapalı ceza infaz kurumuna iadeye ve cezanın yeniden infazına yer olmadığına ilişkin Uzunköprü Asliye Ceza Mahkemesinin 20.08.2013 tarihli ve 2006/137 esas, 2007/314 sayılı kararı ile ilgili olarak;
1) Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.10.2012 tarihli ve 2012/1086 değişik iş sayılı kararının yapılan değerlendirmesinde,
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna 11.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6291 sayılı Kanun ile eklenen geçici 3. maddesinde "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle koşullu salıverilmesine 1 yıldan az süre kalan;
a) Açık ceza infaz kurumunda bulunan,
b) Kapalı ceza infaz kurumunda bulunupta açık ceza infaz kurumuna ayrılma şartlarını taşıyan, iyi halli hükümlülerin talepleri halinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verilebilir." ve 11.07.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinde "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle koşullu salıverilmelerine bir yıldan daha az süre kalan ve açık ceza infaz kurumunda bulunan iyi halli hükümlülerin talepleri halinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verilebilir." şeklinde düzenlemeler nazara alındığında, 2 yıl 11 ay hapis cezasının infazına 07.06.2012 tarihinde başlanan hükümlünün, bahse konu maddelerin yürürlük tarihinde kapalı ceza infaz kurumunda bulunduğu gibi, Açık Ceza İnfaz Kurumlarına ayrılma Yönetmeliğinin 6. maddesi gereğince toplam cezasının 1/5"ini kapalı ceza infaz kurumunda iyi halli geçirme şartını taşımadığından açığa ayrılma hakkını kazanmadığı, bu itibarla hükümlünün bahse konu geçici 2. madde kapsamında kalmadığı halde, itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde,
2) Uzunköprü Asliye Ceza Mahkemesinin 20.08.2013 tarihli ve 2006/137 esas, 2007/314 sayılı ek kararının yapılan incelenmesinde,
Denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmaya başlamasından önce işlediği iddia olunan üst sınırı 7 yıldan az olmayan bir suç nedeniyle hakkında kovuşturma bulunduğu gerekçesiyle kapalı ceza infaz kurumuna iade kararı verilmesi ile birlikte denetimli serbestlik tedbirinin sona erdiği, bahse konu kararının sehven uygulanmamış olmasının hükümlü lehine kazanılmış hak teşkil etmeyeceği, dolayısıyla usulüne uygun infaz bulunmadığı gözetilmeden, kapalıya iade talebinin reddine dair karar tesisinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 04.12.2013 tarih ve 2013/18290/73699 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.12.2013 tarih ve 2013/387719 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 27.12.2012 tarih, 2012/Bşk-41 esas ve 2012/41; 27.12.2013 tarih, 2013/Bşk-213 esas ve 2013/219 sayılı kararları ile Yargıtay Kanununun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayanarak Yargıtay Büyük Genel Kurulunca hazırlanan işbölümüne göre, özel ceza kanunlarından doğan ve başka bir dairenin görev alanına girmeyen suçlara ilişkin temyiz incelemesi görevi Yargıtay 7. Ceza Dairesine ait olduğu, Dairemizin görev alanındaki suçlarla doğrudan ilişkili olmayan ve özel ceza kanunu niteliğindeki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanundan kaynaklanan dava ve işlere yönelik kanun yararına bozma isteminin de Yargıtay 7. Ceza Dairesince incelenmesi gerektiği anlaşılmakla; Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.