10. Ceza Dairesi 2018/5632 E. , 2019/856 K.
"İçtihat Metni" A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER:
Adana 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.04.2015 tarih, 2015/317-2015/360 sayılı kararı ile sanık ...’un kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, 5237 sayılı TCK’nın 191/1, 53 ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası ile tecziyesine hükmetmiştir. Gerekçeli karar 12.05.2015 tarihinde tebliğ olunmuş, sanık 27.5.2015 günü temyiz etmiştir.
Yerel mahkeme 04.06.2015 tarihli ek kararı ile süre yönünden temyiz talebinin reddine karar vermiştir.
Ek karar 15.06.2015 tarihinde tebliğ olunmuş, 23.06.2015 günü sanık ek kararı temyiz etmiştir.
Sanığın 23.06.2015 tarihli temyiz isteği üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, 05.10.2015 tarih, 2015/268410 sayılı tebliğnamede, süre yönünden temyiz isteminin reddi talep olunmuştur.
Dairemiz 04.12.2018 tarihinde 2015/5013-2018/8778 sayılı ilamı ile “15.06.2015 tarihinde tefhim edilen hükmün yasal süre geçtikten sonra 15.06.2015 tarihinde temyiz edilmesi nedeniyle, mahkemenin 04.06.2015 tarihli temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı yasaya uygun olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, red kararının onanmasına” karar vermiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, Dairemizin bu kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında; "Ek karar sanık adresine 15.06.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Dosya içerisinde aynı adreste konutta yakına teslim edilen tebligatlar bulunmaktadır. 03.11.2015 tarihinde aynı adreste sanığa yapılmış tebliğ vardır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, sanık tarafından temyiz dilekçesinde de yazılmıştır. Yasa yoluna ait yeterli bilgileri de içeren ek kararın, 15.06.2015 tarihinde yapılan tebliği, Tebligat Yasasına uygundur. Geçerlidir.
Sanık 15.06.2015 tarihli tebliğe rağmen bir hafta sonrasında 23.06.2015 günü hükmü temyiz etmiştir. Başka bir anlatımla, 04.06.2015 tarihli ek karara yönelik süresinde yapılmış temyiz isteği bulunmamaktadır.
Ayrıca, Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 04.12.2018 gün ve 2015/5013-2018/8778 sayılı ilamınında tebliğ yerine tefhim ibaresinin yazıldığı, tebliğ ve temyiz tarihlerinin aynı gün gösterildiği ve sonuçta ek kararın onanmasına hükmedildiği gözlenmiştir.
Bu sebeplerle, ek karara yönelik, 23.06.2015 tarihli temyiz talebinin, 5320 sayılı yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nın 317"inci maddeleri uyarınca reddi gerektiği’’ denilerek Dairemizin anılan kararına itiraz edilmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Dosya kapsamında yapılan incelemede, sanık hakkında Adana (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 11.02.2014 tarihli 2014/8 esas ve 2014/203 sayılı kararı ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karar verildiği, daha sonra tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranılmaması nedeniyle Adana 20. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 30.04.2015 tarihli 2015/317 esas ve 2015/360 sayılı karar ile sanığın TCK"nın 191/1, 53. ve 58. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu hükmün 12.05.2015 tarihinde usulüne uygun olarak sanığa tebliğ edildiği, tebliğ edilen hükmün sanık tarafından bir haftalık yasal temyiz süresinden sonra 27.05.2015 tarihinde temyiz edildiği ve bu temyiz üzerine anılan mahkemece 04.06.2015 tarihli 2015/317 esas ve 2015/360 sayılı ek karar ile temyiz talebinin reddine karar verildiği, ek kararın 15.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve sanığın temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararı bir haftalık yasal temyiz süresi geçtikten sonra 23.06.2015 tarihinde temyiz ettiği,
Dairemizin 04.12.2018 tarihli ilamında “tebliğ” yerine sehven “tefhim” yazıldığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle itirazın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D ) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ YERİNDE OLDUĞUNA,
2) Dairemizin 04.12.2018 tarihli 2015/5013 esas ve 2018/8780 sayılı red kararının onanmasına dair KARARIN KALDIRILMASINA
3) Sanık hakkında hükmün incelenmesi:
15.06.2015 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilen 04.06.2015 tarihli ek kararın, bir haftalık yasal süre geçtikten sonra 23.06.2015 tarihinde sanık tarafından temyiz edildiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddeleri uyarınca temyiz isteğinin REDDİNE, 12.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.