4. Hukuk Dairesi 2021/14818 E. , 2021/3367 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kabulüne dair verilen itiraz hakem heyeti kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Başvuran (davacı) vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin tek taraflı trafik kazası neticesinde yaralandığını belirterek, belirsiz alacak olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla maddi tazminat tutarı belirlenerek, zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı açıklanacak maddi tazminatın, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere,temerüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş,talep arttırım dilekçesi ile talebini 130.646,48 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvuran tarafından yargıtay kriterlerine uygun olarak bir sağlık kurulu raporu ibraz edilmediği gerekçesiyle talebi usulden reddine karar verilmiş; karara başvuran (davacı) vekili tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından başvuru sahibinin itirazının kabulü ile başvuru sahibinin talebinin kabulü ile 130.646,48 TL sürekli maluliyet tazminatının 27.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... şirketinden tahsil edilerek başvuru sahibine ödenmesine dair karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya içerisinde bulunan başvuran vekili tarafından davalı ... şirketine yapılan başvuru dilekçesinde,başvuranın(davacı)bodrolu bir geliri bulunmadığını, Yargıtay uygulamalarına göre gelirinin hesap edilmesi talep edilmiştir.
Hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporunda ise; davacı sürekli iş görememezlik zararı aktif ve pasif çalışma devresi belirlenerek ve aktif çalışma devresi zararı ise AGİ’li net asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığı görülmektedir.
Söz konusu zararın hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı ev hanımı olan kişiler yönünden dolayı uğranılan zararın hesaplanması sırasında dikkate alınamayacağı açıktır.
Buna göre, başvuran(davacı) ...’in ev hanımı olup olmadığı dosya kapsamından anlaşılmadığı,araştırma yapılarak başvuran(davacının) kaza tarihinde çalışıp çalışmadığı,ev hanımı olması durumunda aktif dönem zararının AGİ’siz net asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar vermesi doğru görülmemiştir.
3-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nin 43.(6098 sayılı TBK’nin 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.
Davalı vekili, davacının araçta hatır için taşındığını ileri sürerek tazminattan indirim yapılması gerektiğini savunmuş, İtiraz Hakem Heyetince, dosya kapsamında yapılan incelemede hatır için taşındığına ilişkin hiçbir bilgi ve belge rastlanılmadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar verilmiştir. Taşıyan ve taşınan arasında akrabalık ilişkisi bulunmadığı sürece taşımanın hatır karşılığında olduğuna dair karine bulunmaktadır. Bu nedenle İtiraz Hakem Heyetince savcılık ifadeleri, nüfus kağıt örnekleri incelenerek hatır taşıması olup olmadığına ilişkin karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Kabule göre de; Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT"nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi,ancak hesaplanan miktarın karar tarihinde AAÜT’de belirlenen maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE;(2), (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.