Esas No: 2018/2539
Karar No: 2022/1333
Karar Tarihi: 07.03.2022
Danıştay 4. Daire 2018/2539 Esas 2022/1333 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/2539 E. , 2022/1333 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/2539
Karar No : 2022/1333
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığı ileri sürülerek hakkında düzenlenen inceleme raporuna istinaden re'sen tarh edilen 2012/2,3,4,5,6,8,9 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi …, … Vergi Dairesi mükellefi …Hırdavat Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti., … Vergi Dairesi mükellefi ... İnş.Teks. Enr. Danş. San. Tic. Ltd. Şti., … Vergi Dairesi mükellefi … Yapı İnş. Peyz. Proje Taah. Turz. San. Tic. Ltd. Şti., … Vergi Dairesi mükellefi …, … Vergi Dairesi mükellefi …(…), Karşıyaka Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat Reklam Ambalaj Nakliyat Temizlik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi raporlarındaki tespitler değerlendirildiğinde anılan mükelleflerin davacının alışlarını yaptığı dönemde münhasıran sahte belge düzenleme faaliyetinde bulunduğunu kabul etmeye yeterli olmadığı anlaşıldığından eksik incelemeye dayalı vergi tekniği raporuna istinaden davacının anılan firmalardan alarak giderlerine dahil ettiği faturalara ilişkin katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık, davacının fatura aldığı diğer mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarındaki tespitler diğerlendirildiğinde söz konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, alınan faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; davalı idare istinaf istemine ilişkin mahkeme kararının davacının …, … End. Hırd. Malz. San. Tic. Ltd. Şti., … Turz. İnş.Teks. Enr. Danş. San. Tic. Ltd. Şti., … Yapı İnş. Peyz. Proje Taah. Turz. San. Tic. Ltd. Şti., …'den olan alışlarına ve özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka aykırılık bulunmadığı, …(…) ve … İnş. Rek. Amb. Nak. Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti.'den alınan faturaların sahte olduğu, sahte belgeleri yasal defterlerine kaydeden davacı şirketin ilgili dönem matrahlarının resen takdiri ve söz konusu faturalarda yer alan katma değer vergilerinin indiriminin kabul edilmemesi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bu firmalardan alışlara yönelik hüküm fıkrasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı idare istinaf başvurusunun kısmen reddine, kısmen kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın aleyhe olan hüküm fıkralarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak açıklanmış, 227. maddesinde, üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait kayıtların tevsikinin mecburi olduğuna vurgu yapılmış ve 229. maddesinde de, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikalar olduğu tarif edilmiş olup, 359. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinde, belgeleri Maliye Bakanlığı ile anlaşması olmadığı halde basanlar ile sahte olarak basanlar veya bu belgeleri kullananların kaçakçılık suçu işledikleri hüküm altına alınmıştır. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde de, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri öngörülmüştür. Vergi yargısında vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin her türlü delille ispatlanabileceği kabul görmüş ve bu çerçevede, ''re'sen araştırma'', ''delil serbestisi'', ''delillerin serbestçe değerlendirilmesi'' ve ''ekonomik yaklaşım'' ilkeleri benimsenmiş olup, buna göre, re'sen araştırma ve yapma yetki ve görevi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 20. maddesi gereğince kendisinde olan Vergi Mahkemesi ve Vergi Dava Dairelerince, önlerine gelen dava ile ilgili her çeşit incelemeyi kendiliğinden yaparak ihtilafı çözmesi ve bu anlamda dava konusu tarhiyata konu inceleme raporu ile sahte faturaları düzenleyen firmalar hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarınında karşılaştırılmalı olararak incelenebileceği dikkate alındığında davacının kayıtlarına intikal edip indirim konusu yaptığı fatuların seri numaralarının, sahte fatura düzenlediği ileri sürülen firmaların anlaşmalı olarak bastırdığı matbaanın seri numaraları ile örtüşmediği, bu durumda varlığı ispatlanamayan belgelerin indiriminin de kabulü mümkün olamayacağından tarhiyatların yerinde olduğu alınan faturalara isabet eden tarhiyatlara ilişkin hüküm fıkrasının belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmemiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış; 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak açıklanmış; 229. maddesinde de, fatura; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika şeklinde tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef, üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımakta, bu bağlamda, Kanunda ve Kanunla verilen yetkiye dayanılarak çıkarılan yasa altı düzenleyici işlemlerde öngörülen şekil şartları ile kayıt ve belge nizamına sıkı sıkıya bağlılık sözkonusu olmaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve hizmet ifasına ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Davacıya uyuşmazlık konusu dönemde fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; mükellefin 05/06/2010 tarihinde hırdavat elektrik malzemeleri toptan pazarlama faaliyeti amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği, 17/05/2011 tarihinde işi bıraktığı, 24/06/2010 tarihli yoklamada iş yerinin 30 m² büyüklüğünde ve kira olduğu, tespit tarihi itibariyle çalışan personelin olmadığı, iş yerinde büro malzemeleri, raflar ve bir miktar ticari emtia bulunduğu hususlarının tespit edildiği, işi terk etmesi sebebiyle ikametgah adresine gönderilen defter ve belge ibraz yazısının eşi imzasına tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmediği, mükellefin 2010-2011yıllarında Ba-Bs formlarını vermediği, başka mükellefler tarafından da mükellefe mal veya hizmet satışına ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, diğer mükelleflerin Ba formları ile 2010 yılı için 559 belge karşılığında 11.424.258,00 TL tutarında mal/hizmet aldığına dair bildirimlerinin bulunduğu, buna karşın mükellefin ilgili yıl katma değer vergisi beyannamelerindeki matrah toplamının 2.025.308,35 TL olduğu, mükellef hakkında mal veya hizmet satışı olmaksızın komisyon karşılığında sahte belge ticareti yapmak amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği yönünde isimsiz ihbarların bulunduğu, Kağıthane İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği elemanlarınca 28/01/2011 tarihinde ...Ticaret (...) isimli iş yerinde yapılan aramada ele geçirilen belgeler içerisinde ... adına basılmış ve 2010 yılında tanzim edilmiş 30 adet dolu ve 9 adet boş irsaliyeli fatura ve 2 adet kaşenin olduğu, söz konusu irsaliyeli faturaları basmış görünen … Kağıtçılık San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından şahıs adına irsaliyeli fatura değil, fatura basıldığı, basılan fatura örneği ile aramada ele geçirilen irsaliyeli faturaların karşılaştırılması sonucu bariz farklılıklar olduğunun görüldüğü hususlarına yer verilerek, mükellefin düzenlemiş olduğu faturaların sahte olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde, söz konusu mükellefin kurulmasından çok kısa süre sonra yüksek miktarlı fatura düzenlemesinin olağan olmadığı ve düzenlediği fatura tutarları kadar ticari iş yapabilecek organizasyon ve kapasiteye sahip olmadığı, Ba-Bs formları arasında önemli tutarda uyumsuzluğun bulunduğu, bir kısım faturalarının başka bir mükellefin işyerinde ele geçirilmiş olduğu, hakkında sahte belge düzenlediği yönünde ihbar bulunduğu, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği dikkate alındığında, mükellefin uyuşmazlık konusu dönemlerde gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığı, davacıya düzenlemiş olduğu faturaların gerçek bir hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu ve davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından Vergi Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Davacıya uyuşmazlık konusu dönemde fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Hırdavat Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; mükellefin 10/04/1997 tarihinde valf, vana, musluk ve parçaları imalatı yapmak üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 06/04/2010 tarihinde adresini değiştirdiği, halen gayri faal olarak mükellefiyetini devam ettirdiği, 22/04/2010 tarihli nakil yoklamasında, iş yerinin 80 m² ve aylık kirasının 500 TL olduğu, toptan hırdavat malzemesi satışı yapılarak faaliyete devam edileceği, 6 çalışanın olduğu, tespit anında iş yerinde çalışanın bulunmadığı, personelin işyerinde değil daha çok dışarıda pazarlamada olduğunun ifade edildiği, işyerinde 8.000TL değerinde emtia bulunduğu hususlarının tespit edildiği, 28/01/2011, 22/06/2011, 23/08/2011 tarihli yoklamalarda kurumun ilgili adreste bulunmadığının görüldüğü, kesin terk tarihinin tespit edilemediği, … tarih ve … sayılı defter belge isteme yazısının işyerinin kapalı olması nedeniyle tebliğ edilemediği, … tarih ve … sayılı defter belge isteme yazısının kurumun müdürünün ikametgah adresinde tebliğ edilmesine rağmen ibraz edilmediği, tarh dosyasından ve VEDOP bilgi sisteminde defter tasdik bilgilerine rastlanılamadığı, şirketin form Ba bildirimlerinde 2009 yılında toplam 967.243,00 TL, 2010 yılında toplam 6.879.000,00 TL, 2011 yılında toplam 4.712.556,00 TL mal alışı yaptığını beyan ettiği, firmaların karşılık form Bs bildirimlerinde 2009 yılında toplam 0,00 TL, 2010 yılında toplam 4.473.874,00 TL, 2011 yılında toplam 0,00 TL mal satımı beyan edildiği, şirketin form Bs bildirimlerinde 2009 yılında toplam 93.050,00 TL, 2010 yılında toplam 4.473.874,00 TL, 2011 yılında toplam 8.892.242,00 TL mal satışı beyan ettiği, firmaların karşılık form Ba bildirimlerinde 2009 yılında toplam 278.490,00 TL, 2010 yılında toplam 4.473.874,00 TL, 2011 yılında toplam 9.596.029 TL mal alımı beyan edildiği, Ba-Bs formlarının fatura adedi ve belge tutarlarının uyumsuz olduğu, Ba-Bs analizine göre 2009 hesap döneminde mal ve hizmet aldığı tüm mükellefler hakkında vergi tekniği raporları bulunduğu, 2010 hesap döneminde mal ve hizmet aldığı mükelleflerden alış tutarının %50’sini haklarında vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerin oluşturduğu, geri kalan firmaların birçoğunun sahte belge düzenleme veya kullanmadan özel esaslara tabi olduğu, bu mükellefler tarafından sadece 66.000,00 TL mal satıldığına ilişkin bildirim yapıldığı, 2011 döneminde mal ve hizmet aldığını bildirdiği firmaların birçoğunun sahte belge düzenleme ve veya kullanmadan özel esaslara tabi olduğu, kurumlar vergisi 2009 dönemi beyannamesinin verilmediği, 2010 döneminde 7.893,24 TL matrah kurumlar vergisi matrahı beyan edildiği, 2009 takvim yılında toplam 945.367,88 TL katma değer vergisi matrahı beyan edildiği, ortak ve şirket müdürü değişikliği yapılan 09/12/2009 tarihinden itibaren şirketin cirolarında çok büyük yükseliş olduğu ve toplamda 7.013.996,01 TL katma değer vergisi matrahı beyan edildiği, 2011 yılında da yine 9.852.952,00 TL katma değer vergisi matrahı beyan ettiğinin görüldüğü, indirilebilir katma değer vergisi miktarlarını yüksek tutmak için çok sayıda düzeltme beyanı verildiği, ödenecek verginin bu suretle çok az çıktığı hususlarının tespit edildiği, muhtasar beyannamelerine göre işçi çalıştırmadığı sadece 22/04/2010 tarihli nakil yoklamasına dayanak teşkil etmek üzere 2010 yılında 6 işçi çalıştırdığı yönünde geriye yönelik beyanname verdiği, 07/12/2011 tarihi itibariyle 357.373,00 TL vergi borcu olduğu, makine parkı, kayıtlı taşıt aracı, deposu olmadığı, toptan hırdavat satışı mal teslimlerini yapabilecek kapasitesinin bulunmadığı, 2011/Kasım ayından sonra da fatura düzenlemeye devam ettiği, kurum temsilcisi değişikliği yapılan 09/12/2009 tarihinden itibaren düzenlenen hiçbir faturanın gerçekte herhangi bir mal ve hizmet karşılığı olmadığı, düzenlenen tüm faturaların sahte olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, yapılan yoklamada mükellefin iş yeri büyüklüğüne göre anılan hasılatı gerçekleştirebilecek fiziki kapasiteye sahip olmadığı, şirket ortaklık ve kurum temsilcisi değişikliğine gidildiği tarihten itibaren firmanın çok yüksek cirolara gerekli araç-gereç, insan kaynağına sahip olmadan ulaştığı, tahakkuk etmiş vergi borçlarını ödemediği, defter belge ibraz yükümlülüğünü yerine getirmediği, katma değer vergisi matrahları ile Ba-Bs formları arasında uyumsuzluk bulunduğu, fatura alınan mükelleflerden büyük bir kısmı hakkında vergi tekniği raporu bulunduğu, geri kalan kısmının ise özel esaslara tabi olduğu, işyeri adresinin boş ve kapalı olduğu tespit edilmesine rağmen firmanın fatura düzenlemeye devam ettiği anlaşıldığından adı geçen mükellefin davacıya düzenlemiş olduğu faturaların gerçek bir hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu ve davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından Vergi Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Davacıya uyuşmazlık konusu dönemde fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Turz. İnş.Teks. Enr. Danş. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; 19/06/2008 tarihinde işe başladığı, 31/12/2011 tarihinde işi bıraktığı, mükellef kurumun en son yetkilisine ve ortaklarına ulaşılamadığı, defter belge isteme yazısının eski şirket müdürü ...'ne tebliğ edildiği, ancak hisse devirleri yapılırken bütün defter ve belgelerinde devredildiğinin bildirildiği, 23/06/2008 tarihli yoklamada, şirketin 19/06/2008 tarihinde faaliyetine başladığı, kirasının 200,00 TL olduğu ve katma değer vergisi dahil faturalı şekilde ödemesinin yapıldığı, satışlarının toptan olduğu, muhtasar ödemesinin aylık olduğu, ilgili tarih itibariyle çalışan işçilerinin olmadığı, iş yerinde 2 masa, 1 dolap, 1 bilgisayar, 3 sandalye, 2 sehpa, 2 koltuk bulunduğu, 25/01/2010 tarihli yoklamada, iş yerinin 100 m2 büyüklüğünde olduğu, çalışan işçisinin bulunmadığı, aylık 150,00 TL kira ödediği, adreste ayrıca başka bir mükellefinde bulunduğu, şirketin faaliyet konusunun inşaat ve altyapı işleri olduğu, 10/10/2012 tarihli yoklamada, adrese gidildiğinde ilgili firmanın tanınmadığı, adreste … Tic. Ltd. Şti.'nin kaydının olduğu, muhtarlık kayıtlarının tetkikinden ilgili adresin boş göründüğü, 2008 yılında 1.826.512,61 TL, 2009 yılında 665.410,68 TL ve 2011 yılında 2.512.664,00 (sadece Mayıs, Haziran, Temmuz ayları toplamı) katma değer vergisi matrahı beyan ettiği, 2010 yılında ise bildirimde bulunmadığı, 2008 ve 2009 yıllarında 6111 sayılı kanun hükümlerinden yararlandığı, alım yapılan firmalar hakkında olumsuz tespitlerin bulunduğu ve Ba/Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu, ancak 2008 ve 2009 yılları için mükellefin 6111 sayılı yasadan yararlanması sebebiyle bu yıllara ilişkin incelemenin yapılamadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde, söz konusu mükellefin kurulmasından çok kısa süre sonra yüksek miktarlı fatura düzenlemesinin olağan olmadığı ve düzenlediği fatura tutarları kadar ticari iş yapabilecek organizasyon ve kapasiteye sahip olmadığı, yapılan yoklamalarda iş yeri adresinde başka bir mükellefinde tespit edildiği, 2012 tarihli yoklamasında adreste tanınmadığı, 2010,2012 ve 2013 katma değer vergisi beyannamelerinin verilmediği, alım yapılan firmalar hakkında olumsuz tespitler olduğu ve Ba/Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu dikkate alındığında davacıya düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu ve davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından Vergi Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Davacıya uyuşmazlık konusu dönemde fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … Yapı İnş. Peyz. Proje Taah. Turz. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; ikamet amaçlı binaların inşaatı faaliyetinde bulunmak üzere 25/05/2009 tarihi itibariyle kurulduğu, 29/02/2012 tarihi itibariyle re'sen terkin edildiği, defter belge isteme yazısının tebliğ edilemediği, 2012,2013 yılları Kurumlar Vergisi beyannamesinin verilmediği, 2012/1. ayında 71.985,00 TL, 2012/2. ayında boş katma değer vergisi beyanlarının verildiği, bunların dışında beyanname vermediği, ödenecek katma değer vergisinin çıkmadığı, 2012 yılına ait Ba-Bs formu verilmediği, ancak mükelleften alış yaptığını bildiren mükelleflerin verilerine göre 50 adet belge karşılığında 3,5 milyon civarında satış yapıldığı, … Yapı İnş. Peyz. Proje Taah.Turz. San. Tic. Ltd. Şti. antetiyle 2012 ve 2013 yıllarında düzenlenen belgelerin taklit belge olduğu, mükellef adına … tarafından bastırıldığı tespit edilen tüm belgelerin sahte belge olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde, söz konusu mükellefin ticari iş yapabilecek organizasyon ve kapasiteye sahip olmadığı, 2012/2. ayı itibariyle re'sen terkin edildiği, 2012/1. ayında 71.985,00 TL, 2012/2. ayında boş katma değer vergisi beyanlarının verildiği, bunların dışında beyanname vermediği, davacıya fatura düzenlenen ayın 2012/9. ayı olduğu, … Yapı İnş. Peyz. Proje Taah. Turz. San. Tic. Ltd. Şti. antetiyle 2012 ve 2013 yıllarında düzenlenen belgelerin taklit belge olduğu, mükellef adına ... tarafından bastırıldığı tespit edilen tüm belgelerin sahte belge olduğu tespitler dikkate alındığında davacıya düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu ve davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından Vergi Dava Dairesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Davacıya uyuşmazlık konusu dönemde fatura düzenleyen … Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda özetle; hazır giyim ürünlerinin toptan ticareti faaliyetiyle iştigal etmek üzere 28/03/2011 tarihinde mükellefiyet tesis ettirildiği, 31/08/2014 tarihi itibariyle re'sen terkin edildiği, 30/03/2011 tarihli işe başlama yoklamasında, faaliyetine başladığı, muhtelif büro malzemeleri ile satışa sunulmak üzere hazırlanmış giyim eşyalarının bulunduğu, 13/03/2012 tarihli yoklamada, imalatçı olmadığı, faaliyetine devam ettiği, işyerinin yaklaşık 15 m2 olduğu, muhtelif büro malzemelerinin bulunduğu, 4 çalışanının olduğu, 30.000,00-TL tutarında stok ürün bulunduğu, 28/05/2012 tarihli şubesinde yapılan yoklamada, faaliyetine devam ettiği, muhtelif büro malzemeleri ile 12.000-TL tutarında emtiasının bulunduğu, 05/06/2013 tarihli yoklamada, faaliyetine devam ettiği, 11/06/2013 tarihli yoklamada, adreste faaliyetinin olmadığı aynı adreste başka bir mükellefin bulunduğu, civardan tanınmadığı, defter tasdikine ilişkin bilgilere ulaşılamadığı, 2011 yılında 1.994.601,03 TL, 2012 yılında 2.408.714,50 TL, 2013 yılında 2.340.834,00 TL, 2014 yılında ise 1.768.888,10 TL katma değer vergisi matrah beyan etmesine karşın mükelleften mal aldığını bildiren mükelleflerin ise 2011 yılında 2.894.234,00, 2012 yılında 12.360.995,00 TL, 2013 yılında 3.031.103,00 TL, 2014 yılında ise 3.399.847,00 TL tutarında bildirimde bulundukları, mal/hizmet alımında bulunduğu firmalar hakkında olumsuz tespitler bulunduğu, bir firma yetkilisinin anlaşmalı matbaayı araması sonrasında Maliye bakanlığı ile anlaşmalı matbaa bilgileri kullanılarak sahte fatura bastırıldığı ve kullanıldığının tespit edildiği, 2012 yılı katma değer vergisi matrah bildirimleri yüksek olmasına rağmen ödenecek vergisinin düşük çıktığı, Ba-Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu birlikte değerlendirildiğinde 28/03/2011 tarihinden itibaren düzenlenen tüm faturaların sahte olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde, söz konusu mükellefin kurulmasından çok kısa süre sonra yüksek miktarlı fatura düzenlemesinin olağan olmadığı ve düzenlediği fatura tutarları kadar ticari iş yapabilecek organizasyon ve kapasiteye sahip olmadığı, yapılan yoklamalarda faaliyette olduğuna ilişkin tespitler yapılmasına karşın, 2011 ila 2014 yıllarında ilişkin katma değer vergisi matrahları ile kendisinden mal/hizmet aldığının bildiren mükelleflerin beyanları arasında13.100.673,87 TL tutarında fark bulunduğu, alım yapılan firmalar hakkında olumsuz tespitler olduğu ve Ba/Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu, bir firma yetkilisinin anlaşmalı matbaayı araması sonrasında Maliye bakanlığı ile anlaşmalı matbaa bilgileri kullanılarak sahte fatura bastırıldığı ve kullanıldığına ilişkin tespitler dikkate alındığında davacıya düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu ve davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından Vergi Dava Dairesi kararının buna ilişkin kısmında isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının cezalı tarhiyatlara ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 07/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.