Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5538
Karar No: 2015/2565
Karar Tarihi: 14.05.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/5538 Esas 2015/2565 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı bir termosifon satın aldıktan sonra, termosifonda çıkan yangın sonucu konutunda maddi zarar oluşmuştur. Davacı, termosifon şirketine başvurmuş ancak zararının tam olarak ödenmediğini belirtmiştir. Mahkeme, satıcı şirket yönünden esastan hüküm kurmuş ve davacının diğer şirketten zararını tazmin etme talebini kısmen kabul etmiştir. Ancak temyiz edilen hüküm bozulmuş ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir. Davalı şirketin hatalı termosifon satması, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesindeki \"ayıplı mal\" satışına dâhil olduğu vurgulanmıştır. 4077 sayılı Kanun tüketicinin korunmasına yönelik amaçlarla, mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsamaktadır. Mahkeme kararında, 4077 sayılı Kanun'un 23. maddesi gereği, taraflar arasındaki uyuşmazlığa tüketici mahkemesinin bakması gerektiği açıklanmıştır.
15. Hukuk Dairesi         2014/5538 E.  ,  2015/2565 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, satın alınan termosifonun yanması nedeniyle oluşan maddi zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece Doğal Mühendislik ve İnşaat Malzemeleri....Limited Şirketi hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine, diğer davalı hakkındaki davanın ise kısmen kabulüne dair verilen hüküm davalı ..... tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, müvekkilinin konutunda kullanmak üzere 11.05.2010 tarihinde davalı ..."den satın almış oldukları termosifonun diğer davalı şirket tarafından aynı gün monte edildiğini, termosifonun kurulu bulunduğu konutta 23.04.2010 tarihinde yangın çıktığını, itfaiye raporunda termosifonun elektrik tesisatında meydana gelen kısa devrenin sebep olduğunun belirtildiğini, dairede zarar oluştuğunu ileri sürerek, üreticiye başvurmalarına karşın zararlarının tam olarak ödenmediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.982,43 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ...., davaya cevap vermemiş, diğer davalı ..... vekili ise, meydana gelen hasarın yakın nedeni olarak elektrik tesisatında meydana gelen herhangi bir arıza sonucu ortaya çıkan yangın olduğunun saptandığını, doğrudan müvekkili şirkete ait üründen kaynaklanmadığının tespit edildiğini, davacının talep ettiği zararın fahiş olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    ..... Tüketici Mahkemesi"nin 12.03.2013 günlü görevsizlik kararı üzerine dosya temyiz edilmeksizin kesinleşmiş bu kez, ... Asliye Mahkemesince, davalılardan ..... yönünden pasif husumet nedeniyle davanın reddine, diğer davalı hakkındaki davanın ise, kısmen kabulüne ve davacının 5.463,31 TL"nin davalı ..."den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    1-Dava konusu edilen termosifonun davacıya ait konutta kullanılmak üzere satın alındığı ve yangının da bu konutta çıktığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece, görevsizlik kararı üzerine satıcı şirket yönünden esastan hüküm kurulmuştur. Öncelikle görev hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş; Yasa"nın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. "Satıcı" kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. "Tüketici ise mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için, yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacı tüketici ile davalı ..... arasında yukarıdaki tanımlara uygun bir tüketici işlemi bulunmaktadır. Davacı alıcı, davalı ise satıcıdır. Mahkemece yangının montajdan kaynaklanmadığı, termosifonun hatalı üretiminden kaynaklandığı kabul edilmiştir. Bu durumda taraflar arasında "eser" sözleşmesi ilişkisi kurulduğundan sözedilemez. Uyuşmazlık 4077 sayılı Yasa"nın 4. maddesinde düzenlenen "ayıplı mal" satışına ilişkindir. 4077 sayılı Yasa"nın 23. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya da Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda, kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararı temyiz edilmeden kesinleştiğinden, bu karar mahkemeyi bağlamaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 2 nolu bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı ..."ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 14.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi