Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/8222 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8222
Karar No: 2020/4259
Karar Tarihi: 26.02.2020

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/8222 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, bir arazi anlaşmazlığı nedeniyle bir kişi tehdit suçu işlemiş ve mahkum edilmiştir. Ancak temyiz duruşmasında, mahkemenin yetersiz gerekçelerle karar verdiği ve TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı konusunda yeterince tartışılmadığı belirtilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı da göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiştir. Sonuç olarak, mahkeme kararı bozulmuş ve dosya hüküm mahkemesine gönderilmiştir.
Konuyla ilgili kanun madde ve açıklamaları şöyledir:
- TCK'nın 29. maddesi: \"Kişinin haksız bir saldırıya uğraması veya yakınlarına ağır bir saldırı yapılmak suretiyle bir suç işlenmesi sonucunda, saldırıya uğrayan veya yakınları, saldırganı öldürür, yaralar veya buna benzer zarar verirse, bu eylem haksız tahrik altında işlenmiş sayılır.\"
- TCK'nın 53. maddesi (1) numaralı fıkrasının (b) bendi: \"Hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren suçlarda tutuklama kararı verilmeden evvel tutuklama nedenleri ve şüpheli veya sanığın kişisel durumu, suçun işleniş biçimi ve şiddeti, kaçma şüphesi ile delillerin durumu gibi tutuklama kararının verilmesini gerektirecek olguların varlığı ve tutuklamanın zorunlu olduğu gerekçesi ayrıntılı biçimde gösterilerek yazılır. Tutuklama kararı verilirken, suçun işlenmesindeki davranışın özellikleri ve sanığın kişisel durumu, suçun kamu düzenine etkisi, tutuklama yerine getirilemeyecekse ve güvenlik tedbirleri yeterli değilse, haksız tahrik, beraat etmesi halinde karşısındaki kişi veya kurum
4. Ceza Dairesi         2019/8222 E.  ,  2020/4259 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tehdit
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başakaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1-Sanık ve katılanlar arasında arazi anlaşmazlığından dolayı kolluk makamlarına intikal eden husumetin olması, sanığın suçu kabul etmemesi, olayın tek tanığı Kadir"in beyanında ateş eden kişiyi görmediğini belirtmesi ve olay yerinde boş kovan veya kartuşa da rastlanılamadığının anlaşılması karşısında, katılanların beyanlarına hangi nedenlerle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde hüküm kurulması,
    2-Kabule göre ise;
    a-Sanık ve katılanlar arasında babalarından kalan yerlerle ilgili arazi anlaşmazlığının olduğunun anlaşılması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre TCK"nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b-Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/ 85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının yeniden gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.