13. Hukuk Dairesi 2020/93 E. , 2020/818 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, ... 10. Noterliğinin 13.12.2006 tarih ve 26307 sayılı düzenleme şeklindeki Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile, gereğince davalı tarafından ... ili, ..ilçesi 2. Bölge Kireçocağı köyü mevkiinde 7579 ada 1 parsel numarasında kayıtlı bulunan arsa vasfına haiz taşınmaz üzerine kat irtifakı tesis edilen F Blok 1. Katta 1/80 arsa paylı 4. nolu mesken vasfına haiz taşınmazın 910,00 TL bedel karşılığında satışının vaad edildiğini, satış bedelini ödediğini, ancak taşınmazın 14.07.2010 tarihinde davalı tarafından dava dışı 3. kişiye satılarak devir edildiğini ileri sürerek; taşınmazın rayiç değerinin belirlenerek şimdilik 2.500,00 TL"nin faiz ve masraflarla birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslahla birlikte talep sonucunu 20.941,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı, ... Kent Kooperatifi’ne üye olarak davaya konu taşınmazı satın aldığını, kooperatif aidatlarını düzenli olarak ödediğini, talepte bulunanlara ödenen aidatların neması ile birlikte iade edildiğini, davacının aidat bedellerini neması ile birlikte alabilmek için elden 850,00 TL ödeyerek aidat makbuzlarını aldığını ve bu arada davaya konu satış vaadi sözleşmesini hazırlattığını, sonrasında davacının kendisinden aldığı aidat makbuzlarını kooperatife ibraz ederek yaklaşık 4.000,00 TL tahsil ettiğini, davacının haksız kazanç elde etmek amacıyla eldeki davayı açtığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kooperatif tarafından davacıya yapılan 3.966,21 TL ödemenin dava tarihi itibariyle güncellenmiş değerinin 4.339,43 TL olduğunu, davacının ödediği tüm bedelin ise 910,00 TL olduğu, ödediğinden daha fazlasını isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı, 13.12.2006 tarihli düzenleme şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile taşınmazdaki hissesini bedeli karşılığında davacıya satmış olup; taraflar arasında yapılan bu sözleşme geçerlidir. Geçerli sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davacı, taşınmazın ifasının imkânsız hale geldiği tarihteki rayiç değerini isteyebilir. Dava konusu taşınmazın tapusunun 14.07.2010 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye devredildiği ve ifanın bu tarih itibarıyle imkansız hale geldiği sabittir. Diğer yandan, davalı 13.12.2006 tarihli belge ile ... Kent Kooperatifindeki üyeliğini tüm hakları ile birlikte bedeli mukabilinde davacıya devretmiştir. Bu durumda, belgenin düzenlendiği tarihten sonra kooperatif üyeliğine istinaden davacıya yapılan ödeme davalının borcundan mahsup edilemez. O halde mahkemece, ifanın imkansız hale geldiği tarih esas alınmak suretiyle rayiç bedele hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.