2. Ceza Dairesi 2019/1798 E. , 2019/5696 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
.... Asliye Ceza Mahkemesinin 16.09.2011 günlü ve 2011/15 E., 2011/513 K. sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 02.01.2012 tarihinde kesinleşmesinin ardından denetim süresi içerisinde 12.02.2013 tarihinde “kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma” suçunu işlediği ve bu suçtan yapılan kovuşturma sonucunda.... . Sulh Ceza Mahkemesince 04.04.2014 tarihinde TCK"nın 191/1, 31/3, 62/2, 50/3, 52/2. maddeleri gereğince 4000,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın açıklanması için ihbarda bulunulması nedeniyle önceki hükmün açıklandığı anlaşılmakla;
Suça sürüklenen çocuk hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa suça sürüklenen çocuğun bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Suça sürüklenen çocuk hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya bu suçu daha önce işlediği suçtan verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verilmesinde;
b) Suça sürüklenen çocuk bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması karşısında;
Yukarıda anılan ihbara konu suça ilişkin mahkemesince uyarlama yapılarak sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu, dolayısıyla ihbara konu bu karar nedeni ile hükmün açıklanması koşullarının oluşmadığı ancak, suça sürüklenen çocuğun güncel adli sicil kaydının incelenmesinde; deneme süresi içinde 19.05.2012 tarihinde işlediği TCK’nın 141/1, 143. maddelerine uyan suç nedeniyle.... . Asliye Ceza Mahkemesinin 15.11.2012 günlü ve 2012/558 E., 2012/1134 K. sayılı ve 04.01.2013 tarihinde işlediği TCK"nın 86/2. maddesine uyan suç nedeniyle.....1. Sulh Ceza Mahkemesinin 19.11.2013 günlü ve 2013/344 E., 2013/116 K. sayılı ve 23.03.2013 tarihinde işlediği TCK"nın 142/1-e maddesine uyan suç nedeniyle .... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.10.2014 günlü ve 2013/544 E., 2014/377 K. sayılı ilamları nedeniyle hükmün açıklanması koşulları oluştuğundan, hükmün açıklanmasını gerektirmeyen karar nedeniyle hükmün açıklanmış olması sonuca etkili görülmemiş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Suça sürüklenen çocuğun motosikleti çaldığı yeri gösterdiğinin ve henüz başvurusu bulunmayan müştekiye motosikletin hasarlı şekilde iade edildiğinin anlaşılması karşısında, müştekiden kısmi iade nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği sorularak, sonucuna göre TCK"nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 25.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.