11. Ceza Dairesi 2016/6637 E. , 2019/6620 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : a- 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçu hakkında; mahkumiyet
b-2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçu hakkında; beraat
c- Defter ve belgeleri gizleme suçu hakkında; mahkumiyet
A) Sanık ... müdafiinin, 2011 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK"nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller gerekçeli kararda incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ile derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz nedenlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
B) I- Katılan vekilinin 2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
2012 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan açılan davada, 2012 takvim yılında fatura düzenlendiğine dair yeterli delil bulunmadığından beraat hükmü verilmesine karşın sanığın 2012 yılında ocak-şubat-mayıs-haziran aylarında matrahlı beyanname verdiği ve fatura düzenlediğinin anlaşılması karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu faturaları kullanan şirketler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının ilgili vergi dairelerinden sorulması, yapılmış ise vergi raporlarının dosya arasına alınması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler de CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıklarının sorulması ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
II- Sanık ... müdafiinin, 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1- ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün... vergi numaralı mükellefi olan...Hafriyat Peyzaj İnş. Şti."nin yetkilisi olan sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın gerçek bir ticaret yaptığı ve sahte fatura düzenlemediğini savunması karşısında; sanığın yetkilisi olduğu şirketin düzenlemiş olduğu faturaları kullanan mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması, bu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura kullanmaktan dava açılmış olup olmadığı belirlenip, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları kullanan mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp, karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması sonucuna göre toplanan tüm deliller değerlendirilip sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Her takvim yılı içinde düzenlenen faturaların ayrı suçları oluşturması, ancak aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK"nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
III- Defter ve belge ibraz etmeme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olarak sanık ... müdafii ile katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık, sanık müdafii ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz taleplerinin reddine, ancak;
1-5271 sayılı CMK"nin 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca, mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. Zarar değil tehlike suçu olması nedeniyle defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı halde, engel sabıkası bulunmayan ve takdiri indirim uygulanarak cezası ertelenen sanık hakkında "zararın karşılanmadığı" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi;
2- Kabule göre de; uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanık ... sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA,
24.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.