19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9554 Karar No: 2016/1043 Karar Tarihi: 28.01.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/9554 Esas 2016/1043 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı banka ile müşterisi arasında imzalanan genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinde kefil olarak yer alan davalı, borcun ödenmemesi nedeniyle ilamsız takip başlatıldığını belirterek kısmi itirazda bulunmuş, ancak davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemiyle açılan itirazın iptali davası, yetki şartının uygulanmaması nedeniyle usulden reddedilmiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay tarafından yapılan incelemede, yetki şartı hükmü gereğince taraflar arasında doğacak her türlü uyuşmazlıklara İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığı, tacirler ve kamu tüzel kişilerinin yapacakları sözleşmede aksinin kararlaştırılmamış olması halinde doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davaların sadece sözleşme ile belirlenen mahkemelerde açılabileceği belirtilmiştir. Buna göre, davanın yetki dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kanun maddesi olarak ise, Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi ve Medeni Usul Kanunu'nun 29. maddesi gösterilmiştir.
19. Hukuk Dairesi 2015/9554 E. , 2016/1043 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddi kararına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacı vekili, davalı ... müvekkili banka ile genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi imzaladığını, davalı ... sözleşmeye kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmediğini, borcun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davalıların haksız olarak takibe kısmi itirazda bulunduklarını belirterek, kısmi itirazın iptalini, icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, taraflar arasında borç tasfiye sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmede düzenlenen yetki şartı gereğince İstanbul Mahkemeleri"nde dava açılması gerektiğini savunarak davanın öncelikle yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında borç tasfiye sözleşmesi düzenlendiği, sözleşme yetki şartı hükmü gereğince taraflar arasında doğacak her türlü uyuşmazlıklara İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığı, davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu, tacirler ve kamu tüzel kişilerinin yapacakları sözleşmede aksinin kararlaştırılmamış olması halinde doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davaların sadece sözleşme ile belirlenen mahkemelerde açılabileceği, yetki dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.