Esas No: 2022/11344
Karar No: 2022/23373
Karar Tarihi: 23.11.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/11344 Esas 2022/23373 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, boşanma davası nedeniyle yaşanan tartışma sonrasında katılanlara hakaret ve tehdit sözleri söylediği iddiasıyla yargılandı ve hakaret suçundan cezalandırıldı. Ancak Yargıtay kararı, iddia edilen sözlerin bir bütün halinde tehdit suçunu oluşturduğunu ve hakaret suçundan karar verilmesine yer olmadığını belirtti. Bu nedenle, yerel mahkeme kararı kanuna aykırı bulundu ve bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1, 43/1-2, 62/1 ve 52/1-2. maddeleri ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. ve 309. maddeleri.
"İçtihat Metni"
KARAR
Hakaret suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1, 43/1-2, 62/1 ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1.860,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına dair ... (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 07/02/2013 tarihli ve 2012/654 esas, 2013/161 sayılı kararının itiraz edilmeden 08/03/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 02/05/2017 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbarı üzerine hükmün açıklanarak sanığın 5237 sayılı Kanun'un 125/1, 43/1-2, 62/1 ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1.860,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30/10/2019 tarihli ve 2018/163 esas, 2019/344 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında;
Dosya kapsamına göre, suç tarihinde taraflar arasında boşanma davasından kaynaklı tartışma yaşandığı, sanığın duruşma sonrasında katılanlara hitaben " sizin a.... koyacağız, sizi yaşatmayacağız, göreceksiniz" şeklinde hakaret ve tehdit sözleri söylediği olay nedeniyle sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda tehdit suçu yanında ayrıca hakaret suçundan da mahkumiyetine karar verilmiş ise de, iddianame anlatımı ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın, katılanlara hitaben söylediği kabul edilen sözlerin kül halinde tehdit suçunu oluşturacak sözler olduğunun ve tehdit suçundan sanık hakkında ayrıca bir hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında, hakaret suçundan karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 20/06/2022 gün ve 94660652-105-27-11081-2022-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
İncelenen dosyada, sanığın söylediği iddia ve kabul edilen sözlerin, söylendiği bağlam içerisinde olayın gerçekleşme şekli de gözönüne alındığında, bir bütün halinde tehdit suçunu oluşturduğu anlaşıldığından yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle kanun yararına bozma talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1-Hakaret suçundan sanık ... hakkında kurulan, ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 31/10/2019 tarihli ve 2018/163 esas, 2019/344 sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-Hükümdeki hukuka aykırılık, sanığa verilen cezanın kaldırılmasını gerektirmekle, 5271 sayılı CMK’nın 309/4-d maddesi gereğince, sanığın eyleminin bir bütün halinde tehdit suçunu oluşturması nedeniyle hakaret suçundan ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, hükümdeki diğer hususların saklı tutulmasına,
3-Dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 23/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.