Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9490
Karar No: 2022/368
Karar Tarihi: 13.01.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/9490 Esas 2022/368 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/9490 E.  ,  2022/368 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    İlk Derece
    Mahkemesi :... 2. İş Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Dairemiz bozma kararı sonrası, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi'nce bozmaya uyularak verilen kararın davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı, davalı şirkette Ekim 1995 tarihinden şirket ortaklarından ...'nun ölüm tarihi olan 29/07/2011 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, şoförlük ve şirket ortağı Mişon Niyago'nun her türlü işlerini yaptığını, en son 1.400,00 TL ücret aldığını belirterek Ekim 1995-29/07/2011 tarihleri arasında davalı şirket nezdinde kesintisiz çalıştığının tespitini istemiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı ... Tekstil San. ve Tic. A.Ş. vekili; davalı şirket nezdinde çok sayıda işçi çalıştığını, bütün işçilerin İş Kanunu ve diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde kaydının muntazaman yapıldığını, bugüne kadar davalı şirket bünyesinde sigortasız işçi çalıştırılmadığını, davacının davalı şirkette hiçbir sıfatla çalışmadığını, kendisine resmi, gayri resmi bir görev ya da iş verilmediğini, zaman zaman Çalışma Bakanlığı müfettişleri tarafından denetlenen davalı işyerinde yürütülen faaliyetlerin iş hukukuna uygun olarak yapıldığının ve çalışanların tamamının sigorta kaydının bulunduğunun tespit edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Kurum vekili; davalı işyerinin 01/04/2006 tarihinde 506 sayılı Yasa kapsamına alındığını, ayrıca davacıya ait işe giriş bildirgesinin de mevcut olmadığını, hizmet tespiti davalarının işten ayrıldıktan itibaren 5 yıl içerisinde açılması gerektiğini, davanın hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, Kurumun resmi kayıtları incelenerek sadece tanık beyanlarına dayanılarak hüküm verilmemesi gerektiğini, davacının işyerinde devamlı olarak hizmet akdiyle çalıştığını tanık beyanları dışında resmi, yazılı ve sağlıklı deliller ile ispatlaması gerektiğini, çalışmanın niteliği ve ödenen ücretin somut deliller ile ispatı gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    SGK vekili, davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    Davanın kabulü ile; davacının davalı ... Tekstil Sanayi ve Tic. AŞ'de 03/08/1998-31/12/1998 tarihleri arasında, 149 gün, günlük 1,59 TL, 01/01/1999-30/06/1999 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 2,60 TL, 01/07/1999-31/12/1999 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 3,12 TL, 01/01/2000-30/06/2000 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 3,66 TL, 01/07/2000-31/12/2000 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 3,96 TL, 01/01/2001-30/06/2001 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 4,67 TL, 01/07/2001-31/07/2001 tarihleri arasında, 30 gün, günlük 4,90 TL, 01/08/2001-31/12/2001 tarihleri arasında, 150 gün, günlük 5,60 TL, 01/01/2002-30/06/2002 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 7,40 TL, 30/06/2002-31/12/2002 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 8,36 TL, 01/01/2003-31/12/2003 tarihleri arasında, 360 gün, günlük 10,20 TL, 01/01/2004-30/06/2004 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 14,10 TL, 01/07/2004-31/12/2004 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 14,80 TL, 01//01/2005-31/12/2005 tarihleri arasında, 360 gün, günlük 16,29 TL, 01/01/2006-31/12/2006 tarihleri arasında, 360 gün, günlük 17,70 TL, 01/01/2007-30/06/2007 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 18,75 TL, 01/07/2007-31/12/2007 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 19,50 TL, 01/01/2008-30/06/2008 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 20,28 TL, 01/07/2008-31/12/2008 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 21,29 TL, 01/01/2009-30/06/2009 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 22,20 TL, 01/07/2009-31/12/2009 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 23,10 TL, 01/01/2010-30/06/2010 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 24,30 TL, 01/07/2010-31/12/2010 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 25,35 TL, 01/01/2011-30/06/2011 tarihleri arasında, 180 gün, günlük 26,55 TL, 01/07/2011-29/07/2011 tarihleri arasında, 29 gün, günlük 27,90 TL ücretle çalıştığnınn tespitine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince, 21 Hukuk Dairesinin 2018/5806 Esas, 2019/5368 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; “Davalı Kurumun ve Davalı şirketin istinaf taleplerinin kabulüne, ... 2.İş Mahkemesinin 2013/765 Esas, 2017/150 Karar sayılı 04.05.2017 tarihli kararının kaldırılmasına, davanın husumet nedeniyle reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, dinlenen tanıklar ..., ... ve ...‘nin beyanlarından şirket çalışanı olduğunun ve ücretini şirketten aldığının açıkça anlaşılabileceğini, davanın kabulü gerektiği halde reddi kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek temyiz isteminde bulunmuştur.
    V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmelerinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re'sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    İnceleme konusu davada; davacı davalı işveren nezdinde ortaklardan ...’nun şoförü olarak Ekim 1995-29/07/2011 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep ettiği, davalı tarafından cevap dilekçesinde davacının şirket çalışanı olmadığı, şirket nezdinde sigortasız çalışan bulunmadığı şeklinde beyanda bulunulduğu, Mahkemece Yargıtay bozma ilamı sonrası dinlenen şirketin kayıtlı çalışanlarının beyanları, yapılan bilirkişi incelemesi davacının davalı şirketin çalışanı olmadığı, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın husumet yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Husumet konusu, davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi gerek mahkemece, gerekse Yargıtay’ca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
    6100 Hukuk Muhakemeleri Kanununun 124. maddesinde “…maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir…” hükmü düzenlenmiştir.
    Davacı dava dilekçesinde davalı şirket nezdinde şoför olarak çalıştığını belirtmiş ise de bazı tanıklar davacının şirketin bir dönem ortağı olan ...‘nun özel şoförü olarak çalıştığı, bazı tanıklar ise şirkette çalıştığı yönünde beyanları bulunduğundan mahkemece öncelikle davacının beyanı alınmak suretiyle davacının kimin yanında çalıştığı ve yaptığı işin mahiyeti açıklıkla tespit edilmeli,bu hususta ayrıntılı araştırma yapılmak suretiyle davacının çalıştığı işyeri açıklığa kavuşturulmalı, davacının işvereninin kim olduğu net olarak belirlendikten sonra HMK’nın 124. maddesi gereğince husumet yönetilerek davaya dahil edilmeli, göstereceği bütün deliller toplandıktan sonra tüm deliller değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, yapılacak inceleme ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde husumet nedeniyle red kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin davanın reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13/01/2022 gününde karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi