![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2018/5914
Karar No: 2022/1282
Karar Tarihi: 07.03.2022
Danıştay 4. Daire 2018/5914 Esas 2022/1282 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/5914 E. , 2022/1282 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5914
Karar No : 2022/1282
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. ….
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…., K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen …. tarih … nolu ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının gelir vergisi mükellefiyetini 31/12/2015 tarihinde sonlandırmış olduğu, kendisine e-tebliğ yapılmasına ilişkin bir talebinin de bulunmadığı, bu durumda davacıya yapılacak mali tebliğlerin bilinen adresinde yapılması gerektiğinden e-tebligat usulüne göre davacının e-posta adresine gönderilen dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan vergi/ceza ihbarnamelerinin tebliğinin geçerli kabul edilemeyeceği ve 2010 yılına ilişkin olup zamanaşımı süresi içerisinde tebliğ edilmemiş olan vergi ve cezaların da zamanaşımına uğramış olduğu sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının muhasebecisi tarafından 21/12/2015 tarihinde e-tebligat başvurusunda bulunulduğu, yasal mevzuat gereği davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Elektronik ortamda tebliğ" başlıklı 107/A maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93. maddede sayılan usullerle bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabileceği, 2. fıkrasında, elektronik ortamda tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı, 3. fıkrasında, Maliye Bakanlığının, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
213 sayılı Kanun'un 107/A maddesinin 3. fıkrası uyarınca verilen yetkiye dayanılarak hazırlanan ve 27/08/2015 tarihinde yayımlanan 456 Sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde, elektronik tebligat adresi, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından internet vergi dairesi bünyesinde oluşturulacak tebliğe elverişli elektronik ortam olarak tanımlanmış olup, elektronik tebligat sistemini kullanmak üzere, Tebliğ ekinde yer alan elektronik tebligat talep bildirimi ile bildirimde bulunan mükelleflere vergi dairesince, müracaat anında sistemden üretilecek internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kapalı bir zarf ile verileceği, 213 sayılı Kanun hükümlerine göre tebliği gereken evrakın, elektronik imza ile imzalanacağı ve vergi dairesi adına Başkanlık tarafından tebliğ yapılacak muhatabın elektronik tebligat adresine iletileceği, elektronik tebligat sistemine internet vergi dairesi üzerinden erişileceği, internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifresine sahip olan gerçek ve tüzel kişilerin şifreleriyle elektronik tebligat adreslerine ulaşacağı belirtilmiş, 7. maddesinde ise zorunlu veya ihtiyari olarak tebligat sistemine dahil olanların aşağıda belirtilen durumlar dışında sistemden çıkmalarının mümkün olmadığı, tüzel kişilerde ticaret sicil kaydının silindiği (nevi değişikliği ve birleşme halleri dahil) tarih itibarıyla, elektronik tebligat adresinin kapatılacağı, gerçek kişilerde ise ilgilinin ölümü veya gaipliğine karar verildiğinin idare tarafından tespit edildiği durumlarda ölüm/karar tarihi itibarıyla ilgilinin elektronik tebligat adresinin re'sen kapatılacağı, düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosyasının incelenmesinden, davacının 2010 yılı hesaplarının incelenmesi sonucunda vergi tekniği raporu düzenlendiği, bu raporun takdir komisyonunca dayanak alınması suretiyle 2010 yılı 7, 8, 9 ve 12 dönemleri için bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarh edildiği, bu tarhiyat ve cezalara ilişkin vergi/ceza ihbarnamelerinin, vergi tekniği raporunun ve takdir komisyonu kararlarının 24/10/2016 tarihinde e-tebligat usulü ile davacıya tebliğ edildiği, davalı idare tarafından sunulan dilekçe ve belgelere göre, davacının muhasebecisi tarafından 21/12/2015 tarihinde e-tebligat için başvurusunun bulunduğu, davacınının davalı idare ile birlikte düzenlediği 06/01/2016 tarihli tutanak ile davacının mükellefiyetinin 31/12/2015 tarihinde sonlandırılmış olduğu ve kullanılmamış belgelerin davacı tarafından vergi dairesine verildiği, vergi/ceza ihbarnamelerinde yer alan amme borçlarının vadesinde ödenmediği gerekçesi ile dava konusu ödeme emrinin düzenlenerek tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda yer verilen kanun hükümleri ve tespitlerin değerlendirilmesinden, davacı tarafından her ne kadar mükellefiyet kaydının kapatılmasından sonra vergi dairesi tarafından e-tebligat adresinin de kapatılması gerektiği ve bundan sonra yapılacak tebligatların ikametgah adresine yapılması gerektiği ifade edilmişse de 456 Sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "Elektronik Tebligat Sisteminden Çıkış" başlıklı 7. maddesinde belirtildiği üzere elektronik tebligat sistemine dahil olan gerçek kişilerin ölüm ve gaipliğe karar verilmesi halleri dışında bu sistemden çıkmaları mümkün değildir.
Bu durumda, 12/11/2015 tarihinde takdir komisyonuna sevk edilen davacı hakkında düzenlenen ihbarnamelerin zamanaşımı süresi içerisinde 24/10/2016 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşıldığından işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerektiğinden Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:2018/999 sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 07/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.