Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Kısa kararda dava konusu taşınmazın tamamı olan 10.492,21 m² kısmın davalı adına olan tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline hükmedildiği halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında taşınmazın tamamı olan 5.246,11m² kısmının tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline hükmedildiğinden kısa karar ile gerekçeli karar çelişkilidir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 gün 1991/7-1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararına göre kısa kararla gerekçeli kararın çelişik olması bozma nedenidir. Bozmadan sonra yerel mahkeme önceki kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydıyla vicdani kanaata göre karar verebilir. Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazı doğrultusunda BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.