MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, İftira
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Söke Jandarma Bölge Kriminal raporunda ... adına atfen atılı imzanın ... eli ürünü olabileceği yönünde kanaat bildirilmiş oluşu ve sanık ..."ın da savunmasında kefil sıfatıyla kendi imzasını attığında borçlu imzasının bonoda olmadığını savunması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde saptanması bakımından, senetteki sanık ... adına atfen atılı imzaların sanık ... eli ürünü olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınması ve suça konu bono aslının duruşmaya getirtilip incelenmesi ile aldatma niteliğine haiz olup olmadığının belirlenerek sonucuna göre sanıkların iftira ve resmi belgede sahtecilik suçları yönünden hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden ve belge aslı denetime olanak verecek şekilde dosya arasına konularak eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
a)Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden suç tarihinin 03/12/2009, iftira suçu yönünden ise 04/04/2011 olduğu halde gerekçeli karar başlığına 26/12/2011 olarak yanlış ve eksik yazılması,
b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.