23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4096 Karar No: 2018/5767 Karar Tarihi: 12.12.2018
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4096 Esas 2018/5767 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/4096 E. , 2018/5767 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R - Davacı vekili arsa sahibi davalıya yüklenici müvekkili tarafından verilen (A) blok 19 ve 20 no.lu dairelerin bedelinin davalının arsa payını aştığı için davalının yüklenici müvekkiline 39.127,37 TL ödeme yapacağının kararlaştırıldığını yine davalıya ait iki dairenin elektrik, su, doğalgaz abonelik altyapı bedeli olan 4.200,00 TL"nin tüm uyarılara rağmen ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ... 26. İcra Müdürlüğünün 2012/2631 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ancak davalı tarafın icra takibine kötü niyetli bir şekilde itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 40"dan az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; davacı kooperatifin yönetim kurulu tarafından alınan 26.12.2010 tarihli kararı ile sonraki süreçte davalı arsa sahibinden hiç bir bedelin alınmayacağı yönünde karar verildiği, bu nedenle davalı arsa sahibinden devretmeyi vadettiği arsadan hariç olmak üzere alacak talep edilmesinin sözleşmeye aykırılık teşkil edeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Davalı yan davacı kooperatifin üyesi olmayıp uyuşmazlık kooperatif ve üyesi arasındaki ilişkiden kaynaklanmamamaktadır. Yine taraflar tacir olmayıp buna göre davanın 6102 Sayılı TTK"nın madde 4/1 kapsamındaki nisbi ticari dava da olmadığı, uyuşmazlığın taraflar arasındaki gayrımenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığından görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu dikkate alınarak HMK"nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2)Bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın RE"SEN BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.