Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/21066
Karar No: 2013/8051

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/21066 Esas 2013/8051 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi, iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek davalıdan kıdem, ihbar tazminatı ile ücret, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının ödetilmesini istemiştir. Mahkeme isteği kısmen kabul etmiştir. Ancak davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkemenin kararı, yıllık izinlerin kullandırıldığını işverenin kanıtlaması gerektiği, dava konusu işyeri olan dershane de yaz döneminin zorunlu tatil olduğu dikkate alındığında, davacının yıllık ücretli izin alacağı olmadığı değerlendirilerek reddedilmiştir. Ayrıca, fazla çalışmanın ispatı konusunda da davacı tarafın yeterli ve inandırıcı delil sunamadığı için davanın reddi kararı verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesi: İş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü
22. Hukuk Dairesi         2012/21066 E.  ,  2013/8051 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı işçi, iş sözleşmesinin haklı bir neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek, davalıdan kıdem - ihbar tazminatı ile ücret, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının ödetilmesi talebinde bulunmuştur.
    Davalı vekili, davacının müvekkiline ait Kocaeli Zafer Dersanesinde 08/10/2009 tarihinde işe başladığını, müvekkili şirketin kuruluş tarihinin 20/10/2008 olduğunu, bu tarihten önce davacının çalışmasının mümkün olmadığını, davacının danışman öğretmen sıfatıyla 25/01/2010 tarihine kadar çalıştığını, davacının ücretinin maaş bordrosunda belli olduğunu, hiçbir mazeret bildirmeden ve izin almadan işe gelmemesi nedeniyle tutanak tutulduğunu, fazla çalışma yapmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmadan feshedildiği, tazminat ve alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin yıllık ücretli izin alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Somut olayda, dava konusu işyerinin dershane olması dikkate alındığında, yaz döneminin zorunlu tatil olması ve davacının bu dönemde çalıştırıldığını kanıtlayamaması karşısında, yıllık ücretli izin alacağının olmadığı değerlendirilerek davanın reddi yerine, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
    3- Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık, davacının fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Somut olayda, davacının fazla çalışmaları tanık anlatımları doğrultusunda belirlenmiş ise de, davacı tanıklarının beyanları arasında açık çelişkiler bulunmakta olup, fazla mesai yapıldığı yeterli ve inandırıcı delillerle ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmelidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 16.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi