4. Ceza Dairesi 2017/21717 E. , 2021/3508 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre, hüküm kurulurken yasa yolu bildiriminde temyiz süresinin başlangıcının ""tebliğ ve tefhim"" şeklinde yanıltıcı gösterilmesi nedeniyle katılan sanık ... müdafiinin 02/06/2015 havale tarihli temyiz isteğinin süresinde olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, mahkemenin takdir ve gerekçesi yerinde görülmekle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
A) Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik silahla kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarından kurulan hükümler yönünden,
1- Sanık ..."ın katılan ..."a yönelik yaralama kastı ile aynı neviden eylemlerini kısa zaman aralığında kastın yenilenmesine imkan olmayan zaman dilimi içerisinde, aynı kast altında gerçekleştirdiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğundan, sanığın tek suçtan cezalandırılması yerine, iki ayrı kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Sanık ..."ın, olay günü elinde bulunan levye ile katılan ..."un üzerine yürüyerek ""kendi cezamı kendim veririm"" şeklinde tehdit etmesi, akabinde katılanı kulağından levyeyle yaraladığının kabul edilmesi karşısında, eylemlerin işleniş şeklinin cezaların belirlenmesi sırasında TCK"nın 3 ve 61. maddeleri uyarınca alt sınırdan uzaklaşma gerekçesi olabileceği gözetilerek, sanığın davranışının bir bütün halinde mağdura karşı silahla kasten yaralama suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılmadan, sanık hakkında silahla tehdit ve silahla kasten yaralama suçlarından ayrı ayrı hükümler kurulması,
B) Sanık ... hakkında katılan ..."na yönelik silahla kasten basit yaralama ve katılan ..."a yönelik mala zarar verme; sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik silahla kasten basit yaralama, hakaret ve mala zarar verme; sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik kasten basit yaralama ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümler yönünden,
1- Sanıklar hakkında hükmedilen ayrı ayrı adli para cezalarının TCK"nın 52/2. maddesi uyarınca paraya çevrilmemesi,
2- Olay tarihinde, katılan ..."ın kullanmakta olduğu traktörü ile sanık ..."un kullanmakta olduğu aracın arka kısmında bulunan römorka zarar verme kastı ile çarpması üzerine sanıklar ... ve ..."nun üzerine atılı eylemleri gerçekleştirdiklerinin iddia ve kabul edilmesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre sanıklar ... ve ... hakkında TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
3- Sanık ... hakkında mala zarar verme ve yaralama suçları açısından ise, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş, sanığa isnat edilen TCK’nın 151/1. maddesi kapsamındaki mala zarar verme suçu "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle uzlaştırma kapsamında bulunduğu, yaralama suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suçlar yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanık ... Kaymakçıoğlu"nun hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ... müdafii, katılan sanıklar ... ve ..."nun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.