Esas No: 2021/6545
Karar No: 2022/749
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/6545 Esas 2022/749 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/6545 E. , 2022/749 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 1. İş Mahkemesi
Dava, Kurum işleminin iptali, Tarım Bağ-Kur sigortalılık tespiti ile yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, davacının kendi nam ve hesabına Tarım Bağ - Kur'lu olarak çalıştığını, kuruma Ziraat Odası kayıtlarının, tapu kayıtlarını, ÇKS kayıtlarını ibraz ederek yapılandırma talebinde bulunduğunu, kurum tarafından davacının talebinin kabul edilerek 01.02.2002 tarihi itibariyle 2926 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiğini, birikmiş prim borçlarının tahsil edildiğini, bu tarihten itibaren davacının primlerini düzenli olarak ödediğini, prim borcunu ödemediğini, davacının yaş, sigortalılık süresi ve prim gün koşullarını yerine getirerek 24.01.2018 tarihinde tahsis talebinde bulunduğunu, kurum tarafından tahsis talebinin sigortalılık süresinin iptal edildiği 5400 gün prim koşulu yerine getirilmediği, 330 gün hizmet mevcut olduğu gerekçesiyle reddedildiğini belirterek kurumun işleminin iptali ile davacının 01.02.2002 - 24.01.2018 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak çalıştığının tespiti ile davacıya 01.02.2018 tarihli dilekçesine istinaden yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının Bağ-Kur tescilinin başlatılması için kuruma ilk olarak 14.04.2011 tarihinde başvurması nedeniyle 5510 sayılı Yasanın geçici 8. maddesi gereğince süresi içinde başvuru yapılmadığından Bağ-Kur tescilinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“1-Davanın kabulü ile, davacının 01.02.2002 - 24.01.2018 tarihleri arasında Tarım Bağ - Kur'lu olduğunun tespitine, aksi kurum işleminin iptaline, davacının tahsis talebini takip eden 01.02.2018 tarihi itibari ile aylık bağlanması gerektiğinin tespitine,” şeklinde karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, Kurum işleminin yerinde olduğundan bahisle kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 28.03.2000 tarihinden itibaren ziraat oda kaydı bulunan davacının, 15.01.2002 tarihli müstahsil ile birlikte 14.04.2011 tarihli başvurusu üzerine, 01.02.2002 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur tescilinin başlatıldığı, davacının buna ilişkin prim borcunu 6111 sayılı Yasa kapsamında yatırdığı, daha sonra ziraat odası kaydının usulsüz olduğundan bahisle tescilinin 01.02.2002-31.12.2002 tarihleri arasına çekildiği, mahkemece, tarımsal faaliyet araştırması sonucu davacının ilgili tarihlerde tarım Bağ-Kurlu olması gerektiğine karar verilerek, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
11.09.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 58. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici 54. maddesi "Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22.3.1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır.
4'üncü ve 7'nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2'nci, 5'inci ve 9'uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31.12.2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez. " hükmüne amir olup, anılan yasal düzenlemeyle getirilen lehe uygulamanın, sahte sigortalılıkta uygulanması mümkün değil ise de; Mahkemece öncelikle sigortalının anılan yasal düzenlemeden yararlandırılıp yararlandırılmayacağı yararlandırma hususunun kurumun kabulünde olup olmadığı konusunda bu hususta çıkarılan 2014/32 sayılı genelge çerçevesinde davacıya verilecek mehille Kuruma başvuru sağlanmalı ve varılacak sonuca göre değerlendirme yapılmalıdır.
Sonucun olumsuz olması durumunda, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanunda, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86.maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır.
Mahkemece her ne kadar kesintisiz çalışma yönünden araştırma yapılmış ise de, yukarıda yapılan açıklama çerçevesinde dava konusu irdelendiğinde, 15.01.2002 (müstahsil makbuzu) tarihinden sonra mahkemece kabul edilen 24.01.2018 tarihine kadar ki sürenin makul süreyi aşan bir kesinti olduğu belirgin olduğundan, bu süre zarfında davacının iradi prim ödemesi, tescil talebi veya tevkifatının bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.