Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5266 Esas 2019/426 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5266
Karar No: 2019/426
Karar Tarihi: 24.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5266 Esas 2019/426 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Okunan mahkeme kararı, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla mahkum edildiğini ve yapılan istinaf başvurusunun reddedildiğini belirtmektedir. Dosyanın incelenmesinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği tespit edilmiştir. İddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği ve temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onaylandığı kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri olarak, TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri belirtilmiştir.

16. Ceza Dairesi 2018/5266 E. , 2019/426 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak
Hüküm : Sanığın TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
TCK’nın, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince
mahkumiyetine yönelik karara karşı yapılan istinaf
başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 24.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.