Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından ilama dayalı olarak, iki borçlu hakkında takibin başlatıldığı görülmüştür.
Borçlulardan  N... K...icra mahkemesine başvurarak takibin kesinleşmesi gerektiğini ileri  sürmüş, mahkemece istem kabul edilerek bu borçlu hakkında takibin iptaline karar verilmiştir.(Adana 5. İcra Mahkemesi 2005/587-868 s.karar)
Söz konusu bu karar o tarih itibariyle şikayette bulunmayan borçlu G....A... hakkında hüküm ifade etmez. Bu sebeple diğer borçlu ve davamızın şikayetçisi olan G...A...icra mahkemesine  başvurarak hakkındaki takibin kesinleşmediğinden bahisle iptalini talep etmiştir. Mahkemece bu durumda borçlu şikayeti incelenerek olumlu olumsuz bir karar verilmek gerekirken, bu  borçlu hakkında hüküm ifade etmeyen, diğer borçlu hakkında verilmiş icra mahkemesi kararına dayalı olarak şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru değildir.
Diğer yandan takibe konu karar Yargıtay 4. HD.sinin ilamı ile esastan  bozulduğu ve bu kararın da onandığı dikkate alınarak yukarıda  belirtilen durumla birlikte değerlendirilip bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.