17. Hukuk Dairesi 2018/5222 E. , 2019/3836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki birleşen daavada davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 26.6.2018 Salı günü asıl ve birleşen davada davacılar vek. Av. ... ile birleşen davada davalı ... vek. Av. ... geldi. Asıl davada davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacılar vekili ile birleşen davada davalı ... vekili dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahkemesine iade edilen dosya eksiklik tamamlanıp tekrar gelmekle, incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada, davacılar vekili; davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacıların eşi/ babası ..."in öldüğünü, davacı eşin ölen eşinin desteğinden yoksun kaldığını ve tüm davacıların manevi zarara uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi ve
105.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili; asıl davaya konu kazayı yapan aracın trafik sigortasının bulunmaması nedeniyle, davalı ..."nın da davacı eş ...."nin maddi zararından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 14.11.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, asıl ve birleşen davadaki maddi tazminat taleplerini 120.285,97 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, ölenin müterafik kusuru konusunda araştırma yapılıp tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacılar murisi sigortasız araçta yolcu olduğundan hatır taşıması nedeniyle de indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., istenen tazminatların fahiş olduğunu ve ödeme gücünün bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl ve birleşen davanın kabulü ile davacı ... için 120.285,97 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi 19.07.2013"ten işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline; davacı ... için 25.000,00 TL ve diğer davacılar için 20.000,00"er TL olmak üzere toplam 105.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 19.06.2013"ten işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, birleştirilen davanın davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
T.C. Anayasası"nın 36/1. maddesinde "Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir" düzenlemesine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesinde "Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını içerir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Bir davanın görülmesi için taraf teşkilinin sağlanması esas olup, hakimin bu hususu re"sen gözetmesi gerekir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırabilmesi, öncelikle tarafların yargılamanın aşamalarından haberdar edilmesi ile mümkündür.
HMK"nun 280/1. maddesindeki bilirkişi raporlarının tebliği; aynı Kanun"un 177/2. maddesindeki ıslah dilekçesinin tebliği konusundaki düzenlemeler, adil yargılanma hakkının kapsamında yer alan savunma haklarının etkin biçimde kullanılmasını teminen konulmuş olup hassasiyetle üzerinde durulmalıdır. Anılan tüm bu yasal düzenlemelerde, davada taraf olanların haklarının korunması amaçlanmış olup tarafların yargılama süreçlerine etkin katılımının sağlanması ise, mahkemece yapılan tüm tebligatların usulüne uygun olması ile sağlanabilecektir.
Somut olayda; davalı ..."na sadece dava dilekçesinin tebliğ edildiği; yargılama kapsamında alınan bilirkişi raporları ile davacı tarafın ıslah dilekçesinin ise tebliğ edilmediği; davalının, raporlara ve ıslaha karşı cevap verme, savunmalarını yapıp delillerini bildirme imkanından yoksun bırakıldığı görülmektedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler gereği, dava sonucuna doğrudan etki eden bilirkişi raporlarının davalıya tebliği ile varsa itirazlarının alınması ve bu itirazlarının karşılanması; yine, davacı tarafın ıslah dilekçesinin tebliğ edilmesi gerekirken, usulünce yapılmış tebligat olmadan ve davalının savunma haklarını da kısıtlar biçimde yargılamaya devam edilip yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 2.037,00 TL vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan birleşen davada davalı ... Hesabına verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden birleşen davada davalı ... Hesabına geri verilmesine 01/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.