Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2019/3544
Karar No: 2022/884
Karar Tarihi: 08.03.2022

Danıştay 13. Daire 2019/3544 Esas 2022/884 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/3544 E.  ,  2022/884 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2019/3544
    Karar No:2022/884

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Kurumu
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Petrol Ürünleri İnşaat Otomotiv Tarım Hayvancılık Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Bayilik lisansı sahibi davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 30/05/2014 tarihinde yapılan denetimde, dağıtıcısı haricinde akaryakıt ikmali yapıldığının tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca 72.751,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; akaryakıt istasyonunda dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmal edildiği sabit olmakla birlikte, dava konusu işlemde yalnızca işlenen fiilin ne olduğuna ve bu fiilin karşılığı olarak gösterilen idari para cezasına dair bilgilere yer verildiği, hangi gerekçeyle dava konusu işleme dayanak teşkil eden mevzuat hükmünde yer alan alt sınırdan uzaklaşılarak en üst sınırdan cezai işlem tesis edildiği hususunda yargısal denetime imkân verecek şekilde somut değerlendirmelere yer verilmediği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; davacı şirkete isnat edilen "dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmali etmek" fiilinin karşılığı olan idarî para cezası yaptırımı, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde düzenlenmiş olduğundan, bu maddede sayılanların dışında kalan fiiller için verilecek olan cezayı düzenleyen anılan Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrasının, anılan fiil için yasal dayanak olarak belirlenerek tesis edilen dava konusu işlemde hukukî isabet bulunmadığı, davalı idare tarafından davacı şirketin fiili, 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde düzenlenen dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmali eylemi olarak nitelendirildiğinden anılan fiilin karşılığı olarak, aynı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin (3) numaralı alt bendi uygulanmak suretiyle, hakkında ceza yaptırımı tayini gerekmekte ise de, maddenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olması nedeniyle, davacı hakkında bu madde yönünden yaptırım uygulanmasına da hukuken olanak bulunmadığı, öte yandan, davacı şirkete isnat edilen dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmali fiilinin 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrası yönünden değerlendirildiğinde, davacı şirketin faaliyetini dağıtıcısı ile yapmış olduğu bayilik sözleşmesi kapsamında yürüttüğü, Kurul kararı ile davacı şirkete isnat edilen fiilin ise, dağıtıcısı haricinde akaryakıt ikmal edilmesi olarak tanımlandığı, bu bağlamda, davacı şirketin fiilinin, idarî para cezası verilmesine dayanak olan Kanun'daki kural ile örtüşmediğinden, davacı şirkete 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasına dayanılarak idarî para cezası verilemeyeceği, bu itibarla, davacı şirkete atfedilen "dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmali etmek" fiilinin karşılığı olan idarî para cezası yaptırımı, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde düzenlenmiş olduğundan, bu maddede sayılanların dışında kalan fiiller için verilecek olan cezayı düzenleyen 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrası, anılan fiil için yasal dayanak olarak belirlenerek tesis edilen dava konusu işlemde hukukî isabet bulunmadığı sonucuna varıldığından, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve istinaf başvurusunun kabulünü gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek, davalı idarenin istinaf başvurusunun belirtilen gerekçeyle reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle hukuki boşluk doğmaması ve piyasa işleyişinde aksaklık yaşanmaması amacıyla 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin 7. fıkrası uyarınca işlem tesis edildiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    ESAS YÖNÜNDEN:
    MADDİ OLAY :
    Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 30/05/2014 tarihinde yapılan denetimde, akaryakıt alış ve satış işlemlerine ilişkin kayıtların incelenmesinden 01/01/2014-30/05/2014 tarihleri arasında toplam 284.074,97-TL akaryakıt satışı yapıldığı, satışı yapılan bu miktarın ortalama 70.000 litre motorine tekabül ettiği, aynı dönemde yalnızca 13.186 litre motorin alımı yapıldığı, otomasyon sisteminin devre dışı olduğu hususları tespit edilmiştir.
    Anılan tespitlere istinaden davacı şirket hakkında soruşturma başlatılarak 26/07/2017 tarih ve 872 sayılı soruşturma raporu düzenlenmiş, raporda yer alan tespitler doğrultusunda davacı tarafından istasyonda dağıtıcısı haricinde akaryakıt ikmali yapılması nedeniyle 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrası ile ikinci fıkrasının (a) bendinin ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca 72.751,00-TL idarî para cezası uygulanmıştır.
    Bunun üzerine söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun "Bayiler" başlıklı 8. maddesinin birinci fıkrasında, bayi lisanslarına ilişkin düzenlemelerin (teknik, güvenlik, kapasite, çevre vb.) Kurum tarafından yapılacağı, bayilerin, dağıtıcıları ile yapacakları tek elden satış sözleşmesine göre bayilik faaliyetini yürütecekleri kuralına; aynı maddenin ikinci fıkrasının (a) bendinde, bayilerin lisanslarının devamı süresince, bayisi olduğu dağıtıcı haricinde diğer dağıtıcı ve onların bayilerinden akaryakıt ikmali yapılmaması ile yükümlü olduğu kuralına yer verilmiştir.
    5015 sayılı Kanun'un "İdarî para cezaları" başlıklı 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin (3) numaralı alt bendinde, 5, 6, 7, 8 ve 17. maddelerin ihlâli hâlinde, sorumlulara sekiz yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verileceği; aynı maddenin ikinci fıkrasının (d) bendinde, 8. maddenin ihlâli hâlinde bayiler için (c) bendinde yer alan cezanın beşte birinin uygulanacağı; aynı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrasında ise, yukarıda belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere uymayanlara Kurumca bin beş yüz Türk Lirasından yetmiş bin Türk Lirasına kadar idari para cezası verileceği kurala bağlanmıştır.
    Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğinin "Bayilik Lisansı Sahiplerinin Yükümlülükleri" başlıklı 38. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, "Faaliyetlerin, dağıtıcılar ile yapılacak tek elden satış sözleşmesine göre yürütülmesi"; (d) bendinde ise, "Bayisi oldukları dağıtıcı haricinde akaryakıt temini yapılmaması" kuralı yer almaktadır.
    Dairemizce, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin "Aşağıdaki hâllerde sorumlulara sekiz yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verilir:" bölümünün, anılan bendin (3) numaralı alt bendindeki, "8. maddenin ihlâli" yönünden Anayasa'ya aykırı olduğu kanaatiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmuş ve Anayasa Mahkemesi'nin 03/05/2016 tarih ve 29701 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 07/04/2016 tarih ve E:2015/109, K:2016/28 sayılı kararıyla; 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi yönünden Anayasa'nın 2. maddesine aykırı bulunarak iptaline ve iptal hükmünün de kararın Resmî Gazete'de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava konusu dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmal etmek fiilinin karşılığı olarak uygulanan idarî para cezası yaptırımında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19. maddesindeki yaptırım maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi akabinde, 19. maddede sayılanların dışında kalan fiiller için verilecek olan cezayı düzenleyen 19. maddesinin yedinci fıkrasının, anılan fiile uygulanacak idarî para cezası yaptırımı için yasal dayanak olarak belirlenmesinin mümkün olup olmadığı açısından yapılan incelemede;
    İdarî yaptırımlar ve idarî para cezaları idarenin bir yargı kararına gerek olmaksızın, yasaların açıkça verdiği bir yetkiye dayanarak, idare hukukuna özgü yöntemlerle, doğrudan doğruya bir işlem ile uyguladığı yaptırımlarla verdiği cezalardır. 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'na göre hangi fiillerin kabahat oluşturduğu, kanunda açıkça tanımlanabileceği gibi, kanunun kapsam ve koşulları bakımından belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin genel ve düzenleyici işlemleriyle de doldurulabilecek, fakat kabahat karşılığı olan yaptırımların türü, süresi ve miktarı ancak kanunla belirlenecektir.
    Esasen ceza hukukunu ilgilendiren suçta kanunîlik ve cezada kanunîlik ilkeleri ceza hukukundan kabahatler hukukuna sirayet etmiştir. İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza içeren hükümler ihdas edip edemeyeceği açısından, idareye genel ve düzenleyici işlemlerle, kanunla çizilen çerçeve hükmün içeriğini hangi kabahatlerin yaptırım gerektireceği konusunda doldurma yetkisi verilmiştir. Fakat kabahatler karşılığında uygulanacak idarî yaptırımlar ise ancak kanunla düzenlenecektir.
    Dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun "İdarî para cezaları" başlıklı 19. maddesinde, bir kısım fiillere yönelik idarî para cezaları fıkralar hâlinde sayıldıktan sonra, yukarıda belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere uymayanlara Kurumca bin beş yüz Türk Lirasından yetmiş bin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verileceği kurala bağlanmıştır. Kanun koyucunun bu düzenlemeyle, Kanun'a aykırı hiçbir fiilin yaptırımsız kalmamasını sağlamayı amaçladığı görülmektedir.
    Somut olayda, Anayasa Mahkemesi'nin 03/05/2016 tarih ve 29701 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 07/04/2016 tarih ve E:2015/109, K:2016/28 sayılı kararıyla; 5015 sayılı Kanun'un 6455 sayılı Kanun'un 44. maddesiyle değiştirilen 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin "Aşağıdaki hâllerde sorumlulara sekiz yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verilir:" bölümünün, 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi yönünden Anayasa'ya aykırı bulunarak iptal edilmesine ve iptal hükmünün de kararın Resmî Gazete'de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir.
    Anayasa Mahkemesi tarafından verilen 07/04/2016 tarihli iptal kararının yürürlüğü 03/05/2016 tarihinden itibaren dokuz ay ertelenmesine rağmen bu süre içerisinde, iptal edilen kısma ilişkin yeni bir yasal düzenleme yürürlüğe girmemiştir. Bu nedenle, davalı idare tarafından, dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmal etmek fiilini işlediğinden bahisle davacı şirket hakkında 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrası gereğince idarî para cezası uygulanmıştır.
    5015 sayılı Kanun'un Anayasa'ya aykırı bulunarak iptal edilen hükmü, bayilerin, bayisi olduğu dağıtıcı dışında başka bir dağıtıcıdan ve onların bayilerinden akaryakıt ikmali yapılmamasına yönelik yükümlülüğe ilişkin olmayıp, bu yükümlülüğe aykırılık nedeniyle verilecek idari para cezasının maktu olarak düzenlenmesinin adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmayacağından, bu fiili işleyenler hakkında uygulanacak ceza maddesine ve miktarına yönelik bir iptal kararı olduğu, söz konusu yükümlülüğe aykırı davranan bayiler hakkında Kurumca ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak işlem tesis edilebileceği açıktır.
    Bu itibarla, dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmal etmeme yükümlülüğüne ilişkin olarak bu yükümlülüğün hukuka aykırı olduğundan bahisle verilmiş bir iptal kararı bulunmadığından, belirtilen yükümlülüğe riayet etmeyen bayilere, bu ihlal nedeniyle verilecek cezayı özel olarak ayrıca düzenleyen kanun maddesinin iptali nedeniyle oluşan hukukî durum dikkate alındığında, Kanun'un 19. maddesinde özel olarak sayılmayan ihlâller nedeniyle uygulanacak cezaları düzenleyen aynı maddenin yedinci fıkrası uyarınca idarî para cezası verilmesinde hukuka aykırılık, işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    3. Davalı idare harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırmış olduğu toplam ...-TL harcın istemi hâlinde davalı idareye iadesine,
    4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesine, 08/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi