Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9562
Karar No: 2018/2626

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9562 Esas 2018/2626 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/9562 E.  ,  2018/2626 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Yörede 3402 sayılı Kanunun Ek 8. maddesine göre yapılan kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ...köyü, ... mevkiinde bulunan 119 ada 49 parsel sayılı ....076,... m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden tarla niteliğiyle ... adına tesbit edilmiş ise de, davacının ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı tescil davasına konu olduğu belirtilerek kadastro tutanağı davalı hale getirilmiş ve Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir.
    ... Asliye Hukuk Mahkemesinde davacının TMK"nın 713. maddesine istinaden açtığı tescil davasında, taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmiş olduğundan görevsizlik kararı verilmiş ve kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve dava konusu 119 ada 49 sayılı parselin tarla vasfıyla davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1948 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra ....01.1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve .../B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1968 yılında yapılıp kesinleşmiş ve çekişmeli taşınmaz taşlık-çalılık olduğundan tescil harici bırakılmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Şöyle ki; dava tescil davası iken, yörede kadastro çalışmalarının başlaması ve çekişmeli taşınmaz hakkında 119 ada 49 parsel sayısı altında düzenlenen kadastro tutanağının davalı hale getirilmesiyle birlikte kadastro tespitine itiraz davasına dönüşmüştür. Mahkemece yapılan araştırmada, davacı tarafından eldeki davaya konu edilen bölümlerden fen bilirkişi raporunda (E) harfiyle gösterilen bölümün, tutanağı davalı hale getirilen 119 ada 49 sayılı parsel sınırları içinde kalmadığı, komşu 119 ada ... sayılı mera parseli sınırları içerisinde kaldığı tespit edilmiş ise de, bu parselin kadastro tutanağı davalı hale getirilmediği gibi, (E) harfli bölüm yönünden de herhangi bir inceleme yapılmayıp, hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir. Ayrıca hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın yörede 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastrosu ile daha sonra yapılan aplikasyon ve .../B uygulama çalışmalarında orman sınırları dışında bırakıldığı belirtilmiş olup, tahdit 3116 sayılı Kanuna göre yapıldığından taşınmazın orman olup olmadığı ve hukuki durumu eski tarihli resmi belgelere göre saptanacaktır. Somut olayda ise en eski tarihli hava fotoğrafları ile memleket haritaları incelenmemiş olup, sadece 1990 yılına ait harita ve fotoğraflar üzerinde inceleme yapılarak taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenmiştir. Bu haliyle bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli görülmemiştir.
    Orman sınırlandırması yapılmayan veya sınırlandırmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukukî durumunun 3116, 4785, 5658 ve 6831 sayılı kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 sayılı Kanun, sadece hangi nitelikteki taşınmazların Devlet ormanı sayılacağını göstermiş ve Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılmasını öngörmüştür. ....07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun .... maddesi gereğince, aynı Kanunun .... maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar Devletleştirilmiş, Devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tâbi tutulmuş; iadenin koşulları aynı Kanunda gösterilmiştir.
    Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için; öncelikle mahkemece dava konusu (E) harfli bölümün yer aldığı 119 ada ... sayılı mera parselinin kadastro tutanağı davalı hale getirilmeli, en eski ve davadan ...-...yıl öncesine ait hava fotoğrafları, bu hava fotoğraflarından yararlanılarak üretilen memleket haritaları ve varsa amenajman planı ve fotogometri yöntemiyle kadastro çalışmalarına altlık olarak düzenlenen kadastro paftası ilgili yerlerden getirtilip, halen ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis, bir fen elemanı ve ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun olan bir ziraat mühendisi aracılığıyla mahallinde yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/... E.K.; ....03.1989 gün ve 35/... E.K. ve ....06.1989 gün ve 7/... E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun .... maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ve hava fotoğrafının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafı ölçeğine çevrildikten sonra, bu haritalar komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle,çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte aynı haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, bilirkişilere hava fotoğrafları ve dayanağı haritaları stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip, raporlarında taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, taşınmaz üzerinde bulunan bitki örtüsünün niteliği, ağaçların yaşları ve dağılımları ile ilgili açıklama yapmaları istenmelidir. Ayrıca, 119 ada ... sayılı mera parseli sınırları içerisinde kalan çekişmeli (E) harfli bölüm yönünden de, ziraat mühendisi bilirkişi aracılığıyla toprak yapısı ve üzerindeki bitki örtüsü incelenerek taşınmazın mera niteliğinde olup olmadığı yönünde detaylı araştırma yapılmalıdır.
    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın orman ve mera sayılan yerlerden olmadığı, zilyetlik yoluyla kazanılabilecek yerlerden olduğu belirlendiği takdirde, bu kez, dava tarihinden ...-...yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları, memleket haritaları ile fotogrametri yöntemiyle düzenlenmiş ...5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orjinal fotokopi örneği ve kadastro paftası ziraat mühendisi, fen elemanı ve orman mühendisi ile birlikte ölçekleri eşitlenip çakıştırıldıktan sonra mahalline uygulanmalı, hava fotoğrafları stereoskop aletiyle incelenmeli, taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğünün ve fotogrametri yöntemiyle düzenlenen ...5000 ölçekli arazi kadastro paftasında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı yönünde krokili rapor alınmalı, bu araştırmalar sonucu bilirkişiler tarafından taşınmaz üzerinde tam olarak hangi tarihten itibaren zilyetliğin başladığı belirlenmeli, ziraat bilirkişiden kültür arazisi olup olmadığı yönünden rapor alınmalı, zilyetlik olgusunun maddi olaylara dayalı olmasından hareketle, maddi olayların ancak tanık,bilirkişi ve benzeri anlatımlarla kanıtlanacağı gözetilmeli (HGK 30/03/1994 gün ve 1993/8 - 939 - 1994/176 sayılı kararı), komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; tarafların bildirecekleri zilyetlik tanıkları ile kadastro tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; dava tarihine kadar davacı kişi yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun .... maddesi uyarınca, davacı ile eklemeli zilyetler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden senetsiz belgesiz araştırması yapılıp, sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, yasanın getirdiği 40/100 dönüm sınırlamasının aşılıp aşılmadığı saptanmalı, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Dava konusu taşınmaz ... ili, ... ilçesi, ...köyü hudutları içerisinde kalmaktadır ve eldeki dava tescil davasından dönüşen kadastro tespitine itiraz davasıdır. 06.....2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun .... maddesi ile; büyükşehir statüsündeki illere bağlı ilçelerin mülkî sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Aynı Kanunun geçici .... maddesinin onüçüncü fıkrasında .... maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesinin taraf olacağı belirtilmektedir.
    Somut olayda; davacı, dava dilekçesi ile her ne kadar davasını yasal hasımlara yöneltmiş ise de ilgili hükümleri 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun ....... maddesi ile ... Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülkî sınırları olarak genişletilmiş; bu sınırlar içinde kalan köy ve beldelerin tüzel kişilikleri sona ererek bağlı bulundukları ilçe belediyelerine mahalle olarak katılmışlardır. Mahkemece tüzel kişiliği yargılama sırasında sona eren köy yerine ilçe belediyesi olarak ... Belediyesi ve ... Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya dahil edilmemesi de doğru görülmemiştir.
    Kabule göre de; yukarıda açıklandığı üzere dava tescil davasından kadastro tespitine itiraz davasına dönüştüğünden, davanın niteliği gereği davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken davalılardan alınması da doğru görülmemiş ve hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 04/04/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi