Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, iş kazası nedeniyle meslekte kazanma güç kaybı oranının tespiti ile belirlenecek oran üzerinden gelir bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... ve Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada, bozma sonrasında yapılan yargılama ile aldırılan rapor sonucuna göre, davalılardan, ... Hazır Beton ve Prefabrik Yapı San. A.Ş. ve ... Petrol Ürünleri İşl. Nak. ve Tic. A.Ş. yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalılar ... ve ... Yapı A.Ş. yönünden; davanın kabulü ile; davacının maluliyetinin %40 olduğunun tespitine, davacının eksik ödenen aylıklardan doğan toplam 20.745,08 TL alacağının eksik ödenen her bir aylığın hak edildiği tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."ndan alınarak davacıya ödenmesine dair, karar verilmiş olup, davacı hakkında sürekli iş göremezlik derecesinin tespitine ilişkin olarak, mahkemece verilen kararın 506 sayılı Yasanın 109. ve 5510 sayılı Yasanın 95. maddesinde belirtilen prosedüre uygun olarak belirlendiği anlaşılmakta ise de; davacıya belirlenen bu gelir üzerinden bağlanması gereken sürekli iş göremezlik gelirinin miktarının ne olması gerektiği hususunda davanın yasal dayanakları 506 sayılı Yasanın 1999 yılındaki 4447 sayılı Yasa değişikliği öncesindeki 20. ve ek 20. vd. maddeleri olduğu gözetilerek, öncelikle davalı Kurumdan değişen sürekli iş göremezlik derecesi nedeniyle davacının alacağı gelir miktarının ve almakta olduğu gelirler arasındaki farkın sorulması ve 506 sayılı Yasanın “Zamanaşımı ve hakkın düşmesi” başlığını taşıyan 99’uncu maddesinin “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazalarıyla meslek hastalıkları ve ölüm sigortalarından hak kazanılan gelir ve aylıklar, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren beş yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrar.” Hükmünün de dikkate alınarak belirlenmesi, Kurumdan gelen tutarlara davacının itirazı olması halinde gelir hesabı yoluna gidilmesi ve sonucuna göre bir karar tesisi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılardan ... ve Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ... Hazır Beton ve Prefabrik Yapı San. Tic. A.Ş."ne iadesine, 23.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.