16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5378 Karar No: 2019/406 Karar Tarihi: 17.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5378 Esas 2019/406 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olmak suçu nedeniyle verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildi. Ceza süresi yönünden yasal şartların oluşmadığı belirlendiği için duruşmalı inceleme istemi reddedildi. Yargılama sürecinde usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Sanık ve müdafiilerinin nedenleri yerinde görülmediğinden temyiz davası esastan reddedildi ve hüküm onandı. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/5378 E. , 2019/406 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihinin “18.08.2017” tarihi yerine gerekçeli karar başlığında “07.09.2017” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.