Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/9702 Esas 2008/12082 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Tebligat Kanunu’nun 16. maddesine göre “kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.”
Tebligat Kanunu’nun 16. maddesinde ve bu madde ile ilgili Tebligat Tüzüğünün 22. maddesinde kendisine tebligat yapılacak şahsın adreste bulunmama nedeninin araştırılacağına dair bir hüküm yoktur. Ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünden bahisle tebliğ tarihin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini talep eden borçlu İcra Mahkemesine verdiği şikayet dilekçesinde tebligatı alan kişinin kendisi ile birlikte oturmadığını veya tebligatı almaya ehil olmadığını ileri sürmemiştir. Bu durumda aksi kanıtlanamayan tebligat belgesine itibar edilmesi zorunludur. Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.