11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/7004 Karar No: 2019/6537 Karar Tarihi: 23.09.2019
Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7004 Esas 2019/6537 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın vergi usul kanununa muhalefet suçundan mahkumiyetine karar verdi. Ancak, cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın 18 ay olarak tespitiyle hatalı bir ceza tayin edildiği ve sanık hakkında zincirleme suç oluşturan birden fazla sahte fatura kullanma eylemi nedeniyle TCK'nin 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmediği belirtildi. 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi kararı göz önünde bulundurulması gerektiği ifade edilirken, hukuka uygun bir yargılama süreci sonrasında sanığın suçunu işlediği ve cezasının kanuna uygun şekilde belirlendiği sonucuna varıldığı açıklandı. Kanun maddeleri olarak 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesi, 213 sayılı VUK'nin 359/b maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 43. ve 53. maddeleri kullanılmıştır.
11. Ceza Dairesi 2016/7004 E. , 2019/6537 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu gözetilmeden, temel cezanın 18 ay olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayin edilmesi, aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura kullanma eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamış; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140- 2015/85 E.-K. sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olduğu, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, toplanan delillere göre fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların kanuna uygun biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde eleştri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 23.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.