Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16434
Karar No: 2017/1023
Karar Tarihi: 22.02.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/16434 Esas 2017/1023 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/16434 E.  ,  2017/1023 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... 141. Şube Şefliğine İzafeten Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine 04/10/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/05/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, hizmet kusuru sonucu oluşan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, seyyar hırdavat toptancısı olarak çalıştığını, işi gereği sürekli seyahat ettiğini, 12/06/2012 tarihindeki iş seyahati sırasında.... .... adresinde bulunan ...ünvanlı işyerine gittiğini, görüşmesinden sonra arabasına doğru giderken işyeri önünde bulunan üstü açık su rögarına düştüğünü, bacağında parçalı kırıklar oluştuğunu, davalı idarenin hizmet kusuru nedeniyle ... İdare Mahkemesinde tam yargı davası açtığını, mahkemenin görevsizlik kararı verdiğini, görevsizlik kararını temyiz etmediğini iddia ederek davalı idarenin hizmet kusuru nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı idare, idareleri açısından illiyet bağı unsurunun gerçekleşmediğini, idarenin plan ve projeye aykırı bir fiilinin mevcut olmadığını, söz konusu yolun 2001 yıllarında yapıldığını, yaklaşık 12 yıldır herhangi bir şikayetin idarelerine ulaşmadığını, davacı sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak zararın oluşmasında 1. derecede kusurlu olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının maluliyet oranı ve tarafların kusur oranları belirlendikten sonra hesap bilirkişisinden rapor alınarak; davacının, davalının hizmet kusuru nedeniyle yaralanarak malül kalması nedeniyle kişilik haklarının zedelendiği, tedavi süreci ve sonrasında yaşamış olduğu elem ve ıstırabın giderilmesi amacıyla manevi tazminata hükmetmek gerektiği gerekçesiyle davacının maddi tazminat isteminin tamamen manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İşbu dosya içerisine alınan ... İdare Mahkemesinin 2013/1266 esas - 2013/1119 karar sayılı dosya örneği ve kararının incelenmesinde; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesinde 2011 yılında 6099 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile yapılan değişiklik nedeniyle adli yargının görevli olduğuna karar verilmiştir.
    Sözü edilen Kanun’un 6099 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile değişik 110. maddesinde “İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür.” denilmektedir.
    Görüldüğü üzere, anılan Kanun’un 110. maddesinde yapılan değişiklik metninden; Karayolları Trafik Kanunu’ndan kaynaklanan sorumluluk davalarında motorlu araç işletenin kamu kuruluşu olması halinde dahi davanın adli yargı mahkemelerinde görüleceği anlaşılmaktadır. Ancak, somut olayda davacının yaralanması 2918 sayılı Kanun kapsamında bir trafik kazası sonucu olmayıp, yaya olarak yürürken üzeri (ağzı) açık olan su rögarına düşmesi nedeniyle oluşmuştur. Bu nedenlerle, eldeki uyuşmazlık 2918 sayılı Kanun"un 110. maddesi kapsamında adli yargıda görülmesi gereken bir uyuşmazlık mahiyetinde değildir.
    Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü bir kamu tüzel kişisidir. Anılan tüzel kişiliğin eylem ve işlemleri kamusal nitelikte olup kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. İstemin ileri sürülüş ve olayın gerçekleşme biçimine göre, davanın anılan davalıya yöneltilmesinin nedeni de, davalı idarenin hizmet kusurundan doğan zararın ödetilmesi istemidir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2/1-b maddesi gereğince bu tür istemlerin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde açılacak davada ileri sürülmesi gerekir. Mahkemece, davalı idare yönünden uyuşmazlığın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu benimsenerek yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeni ile dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 22/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi