22. Hukuk Dairesi 2012/20323 E. , 2013/7639 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ile asgari geçim indirimi ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, kıdem, ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili, asgari geçim indirimi alacaklarının ödenmediğinden bahisle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Uyuşmazlık fazla mesai alacağı noktasında toplanmaktadır.
Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi, iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan fazla mesai ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi fazla çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. Fazla mesainin yazılı delil ya da şahitle ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında fazla mesai ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla mesai alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, fazla çalışıldığının ispatı her türlü delille yapılabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında fazla çalışmaların yazılı delille ispatlaması mümkündür. Fazla mesai ücretlerinin tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt yoksa ödenen tutarın dışında fazla mesai yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerekir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı şahit beyanlarına göre fazla mesai alacağı hesaplanmıştır. Davacı şahitlerinden ikisi davacının arkadaşı ve akrabası olmakla birlikte, işyerindeki çalışma sistemiyle ilgili doğrudan bilgi sahibi değillerdir. Diğer davacı şahidinin ise davalı işyerinde davacıdan sonra çalışmaya başladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bu şahidin beyanının çalıştığı dönem ile sınırlı olarak değerlendirilmesi gerekir. Davacının, şahidin işe başlamasından önceki çalışma dönemi hakkında bu şahidin beyanı dikkate alınmaksızın dosya içerisindeki tüm deliller yeniden değerlendirmeye tabi tutularak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.