Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7920 Esas 2018/1471 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7920
Karar No: 2018/1471
Karar Tarihi: 27.02.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7920 Esas 2018/1471 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/7920 E.  ,  2018/1471 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Taraflar arasında görülen davada .... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 19/04/2016 tarih ve 2015/421-2016/659 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin kurucu ortaklarından olup şirkette ortak olan 4 kardeşin payları daha önce eşit iken sonradan sermaye artırımı yoluyla çoğunluk payının davalı yönetim kurulu başkanı ..."a geçtiğini, usulüne uygun toplanılmayan bu genel kurulda hissesinin azaltıldığını, arttırılan hisselerin çağrıyı yapan yönetim kurulu başkanının elinde toplanmasının sermaye artırımının mali gereklilik olmayıp kötüniyetle yapıldığının göstergesi olduğunu, usulüne uygun yapılmayan sermaye artırımları ile davalı ...’ın hisse oranının %99’a çıktığını, yönetim kurulu başkanı olan davalı ..."ın çağrı merasimi konusunda yükümlülüklerini kasten yerine getirmediğini, TTK’nin 336/5. maddesi uyarınca müvekkilinin uğradığı zarardan davalı ...’ın davalı şirketle birlikte müteselsilen sorumlu olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin hissesine düşen kâr payı dağıtımının doğru yapılmaması nedeniyle oluşan zarara karşılık şimdilik 10.000 TL"nin davalı ..."tan TTK"nin 336. maddesi gereğince tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, müvekkili şirketin 22 ortağın iştiraki ile kurulduğunu, davalı ..."ın diğer ortakların payını devir alarak hisselerini artırdığını, 24 yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra dava açılmasıyla zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, genel kurul kararının kanunun öngördüğü usuller çerçevesinde yapıldığı, usule uygun yapılan genel kurul toplantısına dayalı olarak zararın oluştuğundan söz edilemeyeceği, davacının doğrudan doğruya zarara uğradığını inandırıcı belgelerle tevsik edemediği gerekçesiyle davacının subut bulmayan davasının reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

    .../...






    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve HMK’nın 226/1-c maddesi gereğince yemin edecek kimsenin namus ve onurunu etkileyecek veya onu ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak vakıalar ile ilgili yemin teklif edilemeyecek olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    ....


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.