Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/9175 Esas 2008/11971 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Anayasanın 4709 sayılı yasa ile değişik 46/son maddesi hükmüne göre kesin hükme bağlanan (kesinleşmiş) kamulaştırma bedellerinin ödenmemesi halinde 17.10.2001 tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizin uygulanması talep edilebilir. Bir başka anlatımla, henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedeli için 17.10.2001 tarihinden itibaren kamu alacaklı için öngörülen en yüksek faiz oranı uygulanmaz. Bu oran kararın kesinleşme tarihinden sonrası için hesaplamada dikkate alınacaktır. (HGK.nun 06.07.2005 tarih ve 2005/12-471 sayılı kararı)
Bu durumda, kamulaştırma alacağına dayanak ilamın kesinleşme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 1. maddesi, kesinleşme tarihinden sonra ise Anayasanın 46. maddesinde yazılı faiz oranı tatbik edilmelidir.
Somut olayda takibe konu ilamın 10.12.2002 tarihinde kesinleştiği, buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise takip tarihi olan 24.07.2002 tarihiden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulandığı görülmüştür. Bu durumda mahkemece takip dayanağı ilamın kesinleşme tarihi de gözetilerek yukarıda ki ilkeler doğrultusunda hesaplama yapılıp 06.09.2007 tarihindeki borcun hesaplanması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.