15. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3870 Karar No: 2015/2378 Karar Tarihi: 06.05.2015
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/3870 Esas 2015/2378 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar ile davacı arasında sözlü olarak kurulan eser sözleşmesi ile ilgili olarak, yapılmış olan işlerin bedeli olan 15.000 TL'nin ödenmediği öne sürülmekte ve bu sebeple davalılardan söz konusu alacağın tahsili istenmektedir. Mahkeme başlangıçta davanın kabulüne karar vermiştir, ancak davalılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi tarafından karar bozulmuştur. Bozma gerekçesi ise, davacının iş bedeli alacağına hak kazanabilmesi için sözleşme konusu işleri yapıp teslim ettiğini kanıtlaması gerektiği ve bu kanıtın mahallinde keşif yapılarak belirlenmesi gerektiği şeklinde ifade edilmiştir. Davacının, keşif sırasında imalat bedelini, işin yapıldığı tarihteki piyasa rayiçleri ile hesaplaması ise Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi uyarınca gerektiği gibi yapılmıştır. Kanun maddesi, \"Eser sahibinin hak kazanabilmesi için sözleşme konusu işi yapması ve teslim etmesi gerekir\" şeklinde ifade edilmiştir.
15. Hukuk Dairesi 2014/3870 E. , 2015/2378 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Polatlı 2. Asliye Hukuk Hakimliği Tarihi :07.01.2014 Numarası :2013/16-2014/2
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R -
Uyuşmazlık eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici, davalılar da iş sahibidir. Davada, sözlü olarak kurulan eser sözleşmesiyle üstlenilen elektrik iş ve imalâtlarının yapılıp teslim edildiği halde davalıların iş bedeline karşılık verdikleri 16.08.2009 vade tarihli 15.000,00 TL bedelli bonoyu ödemedikleri, bu bononun Y..D.. K.."a ciro edildiği, bu kişinin de anılan bonoya dayanarak kendisi ve diğer borçlular hakkında Konya 6. İcra Müdürlüğü"nün 2009/11500 sayılı dosyası ile takip başlattığı, bu takip nedeniyle takip alacaklısına 15.000,00 TL ödeme yaptığı, yaptığı bu ödemenin tahsili için kendisinin de davalılar hakkında Polatlı 2. İcra Müdürlüğü"nün 2010/3535 sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlattığı, ancak dayanılan kambiyo senedinin zamanaşımına uğramış olması nedeni ile takibin icra mahkemesince iptâl edildiği ileri sürülerek ve temel ilişkiye dayanılarak sözleşmeden kaynaklanan bakiye 15.000,00 TL alacağın tahsili istenmiştir. Davalılar cevabında akdî ilişkiyi inkâr etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece de kabul edildiği gibi yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Ancak, sözleşme ilişkisinin kurulması başlı başına alacak hakkı doğurmaz. Davacının iş bedeli alacağına hak kazanabilmesi için sözleşme konusu işleri yapıp teslim ettiğini kanıtlaması gerekir. Mahkemece mahallinde keşif yapılmak sureti ile sözleşme konusu işlerin yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise zaman bakımından uygunlanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca işin yapıldığı tarihteki piyasa rayiçleri ile davacının ne miktar alacağa hak kazandığı belirlenmemiştir. Deliller tam olarak toplanmadığından mahkemece yapılan inceleme eksik olup, hüküm tesisine yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece yapılacak iş; mahallinde konunun uzmanı bilirkişi ile keşif yapılarak davacı tarafından yapılan ve teslim edilen imalâtların bedelini BK"nın 366. maddesi hükmü uyarınca yapıldığı tarihteki piyasa rayiçleri ile hesaplamak, piyasa rayiçlerinin içinde KDV de yer aldığından bulunan bedele ayrıca KDV eklememek, iş sahibi tarafından iş bedeline karşılık senet verilmekle alacak kesin vadeye bağlanmış olduğundan ve aleyhine girişilen icra takibinde davacı asıl alacak ve işlemiş faiz toplamına mahsuben ödeme yapmış bulunduğundan 16.08.2009 kesin vade tarihi ile 06.10.2010 ödeme tarihi arası için faiz hesaplanıp asıl alacağa eklemek, bulunan toplam bedelden davalı Nazire"nin icra takip dosyasına ödediği 4.540,20 TL ödemeyi mahsup etmek, taleple bağlı kalarak kalan miktarı hüküm altına almak olmalıdır. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.