6. Ceza Dairesi 2015/247 E. , 2017/3194 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, cezaevi idaresine karşı ayaklanma, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, kamu malına zarar verme
HÜKÜM : Sanık ... dışındaki tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı uygulanmak üzere:
./..
Açılan kamu davalarının zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle ortadan kaldırılmasına dair. (Hırsızlık, Cezaevi idaresine karşı ayaklanmak, 6136 sayılı Yasaya muhalefet, 765 sayılı TCK hükümlerine göre)
... hakkında: 5237 sayılı Yasanın 64/1. maddesi gereğince ölüm nedeniyle kamu davasının düşmesine dair.
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık ... hakkında cezaevi idaresine karşı ayaklanma, kamu malına zarar verme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve hırsızlık; sanık ... dışındaki tüm sanıklar hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
UYAP sisteminden alınan sanık ..."ın nüfus kaydına göre, sanığın hükümden önce 25.01.2000 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesinin gereğince düşme ve 6136 sayılı Yasanın 15/1 maddesinine aykırılık suçundan 23.01.2008 tarih 5728 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önce altı aydan bir yıla kadar hapis ve adli para cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 765 sayılı TCK" nın 102/4 ve 104/2 maddeleri uyarınca 7 yıllık uzamış zamanaşımının suç tarihi olan 05.12.1999 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş olduğu görüldüğünden bu suç bakımından zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, katılan hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanık ... dışındaki tüm sanıklar hakkında cezaevi idaresine karşı karşı ayaklanma, kamu malına zarar verme ve hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
765 sayılı TCK’nun 2/2. maddesinde 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nun “zaman bakımından uygulama başlıklı 7. maddesinde düzenlenmiştir. Görüldüğü üzere her iki düzenlemede ceza hukukunun en önemli ilkelerinden birisi olan ceza hukuku kurullarının yürürlüğe girdiği andan itibaren işlenen suçlara uygulanacağına ilişkin” ileriye etkili olma prensibi ile bu ilkenin istinasını oluşturan ve failin lehine olan yasanın geçmişe etkili olması anlamına gelen “geçmişe etkili uygulama” veya geçmişe yürürlük ilkesine yer vermiştir.
Somut olaya ilişkin lehe kanunun belirlenmesinde sadece belirli bir hüküm göz önünde bulundurulamaz. Kanun hükümlerinin olaya bir bütün olarak uygulanması sonucuna bakılmak suretiyle lehe kanun belirlenmesi yoluna gidilmelidir. düşünceyle 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi ile özel hüküm de konulmuştur.Bu arada suç ile sanık arasındaki bağlantısını kesen ve sanığın cezalandırılmasını önleyen yargılamanın her aşamasında dikkate alınması zorunlu olan zamanaşımına ilişkin hükümlerin zaman bakımından uygulama sorunu da vardır.
1982 Anayasanın 38/2. maddesinde dava ve ceza zamanaşımına ilişkin kanun hükümlerinde değişiklik yapılması durumunda maddi ceza hukukuna ilişkin zaman bakımından uygulama kurallarının geçerli olacağı kabul edilmiştir. Buna göre genel yargılaması devam eden dava için dava zamanaşımına ilişkin sürelerde değişiklik yapan sonraki kanun lehe hüküm içeriyorsa bunun da geçmişe etkili olarak 03.06.1942 gün 36/15 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında ana hatları ile açıklandığı üzere, zamanaşımı süresi ceza bağımsızlığını koruyan her suç için ayrı ayrı uygulanacaktır. Tek İstisnası 5252 sayılı Yasanın 9/4. maddesidir. Bu bağlamda somut olaya gelince;
A- Cezaevi idaresine karşı ayaklanma suçundan 765 sayılı TCK 304/2 maddesi uyarınca beş yıldan yedi yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 765 sayılı TCK" nın 102/3 ve 104/2 maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 15 yıllık uzamış zamanaşımına tabi olduğu, 29.03.2013 olan hüküm tarihinde bu sürenin dolmadığı, ancak 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın aynı suça uyan 296/1 maddesi uyarınca altı aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı TCK" nın 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 12 yıllık uzamış zamanaşımı öngörüldüğü ve bu sürenin hüküm tarihinde dolmuş olduğunun anlaşıldığı,
B- Kamu malına zarar verme suçundan 765 sayılı TCK 516/2-3 bendi uyarınca bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve adli para cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın
türü ve üst sınırına göre 765 sayılı TCK" nın 102/3 ve 104/2 maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 15 yıllık uzamış zamanaşımına tabi olduğu, 29.03.2013 olan hüküm tarihinde bu sürenin dolmadığı, ancak 5237 sayılı TCY" nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan lehe olan değişiklik ile 5237 sayılı TCK"nın aynı suça uyan 152/1-a maddesi uyarınca bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 12 yıllık uzamış zamanaşımı öngörüldüğü ve bu sürenin hüküm tarihinde dolmuş olduğunun anlaşıldığı,
C- Cezaevinden çıkan ayaklanmadan yararlanarak korumasız kalan cezaevi kantinin kapısını patlatarak içerisinden su, sigara, pil ve yiyecek malzemelerini alınması eyleminin 765 sayılı TCK 493/1-son bendinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturacağı ve bu suça 8 yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 765 sayılı TCK" nın 102/3 ve 104/2 maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 15 yıllık uzamış zamanaşımına tabi olduğu, 29.03.2013 olan hüküm tarihinde bu sürenin dolmadığı, ancak 5237 sayılı TCY" nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan aleyhe değişiklikten önceki hali ile 5237 sayılı TCK"nın aynı suça uyan 142/1-b maddesi uyarınca iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörüldüğü, söz konusu cezanın türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı TCK" nın 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca suç tarihinden itibaren 12 yıllık uzamış zamanaşımı öngörüldüğü ve bu sürenin hüküm tarihinde dolmuş olduğunun anlaşıldığı,
Hal böyle olunca, 5237 sayılı Yasanın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, A- Cezaevi idaresine karşı ayaklanma suçundan 5237 sayılı TCK"nın 296/1, 53, 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca ; B- Kamu malına zarar verme suçundan 5237 sayılı TCY" nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan lehe olan değişiklik ile TCK"nın 152/1-a, 53, 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca C- Hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCY" nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki hali ile TCK"nın 142/1-b , 53, 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca hüküm kurulması gerekirken anılan suçlarda uygulanacak ceza normları ile ceza zamanaşımı kurallarının uygulanmasında vaki yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, kesintili zamanaşımı süresi olan 12 yıllık dava zamanaşımının, suç tarihi olan 05.12.1999 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının
5237 sayılı TCK"nın 296/1, 53, 66/1-e, 67/4. ; 5237 sayılı TCY"nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrası TCK"nın 152/1-a, 53, 66/1-e, 67/4. ; 5237 sayılı TCK"nın 6545 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki hali ile TCK"nın 142/1-b, 53, 66/1-e, 67/4. maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.