2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/4103 Esas 2020/1746 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4103
Karar No: 2020/1746
Karar Tarihi: 19.02.2020

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/4103 Esas 2020/1746 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine incelenmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun belirlediği ilkelere göre, hükmün aleyhe bozulması halinde sanıkla yeniden görüşülerek, bozmaya karşı diyecekleri sorulmalıdır. Ancak, bu kararda bu ilkelere uyulmamış ve savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı kanuna aykırı bulunarak bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 2863 sayılı Kanunun 65/4, TCK’nın 62/1, 51/1-3-7-8. maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 326 ve 5271 sayılı CMK'nın 307/2. maddeleri.
12. Ceza Dairesi         2018/4103 E.  ,  2020/1746 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/4, TCK’nın 62/1, 51/1-3-7-8. maddeleri gereğince mahkumiyet

    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.11.2010 tarih ve 7/191-227 sayılı kararında “Hükmün aleyhe bozulması halinde davaya yeniden bakacak mahkemece, sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 326 ve 5271 sayılı CMK"nın 307/2. maddeleri uyarınca zorunludur. Savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanan bu zorunluluk uyarınca, sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır.” hususlarına yer verilmiş olup; Dairemizin 30.04.2015 gün ve .... Karar sayılı bozma ilamı sanık aleyhine olmasına rağmen bozma sonrası yapılan yargılamada sanığın usulüne uygun bozma ilamı ekli davetiye ile çağrılması ve duruşmaya gelmeyen sanığın duruşmaya katılımı sağlanıp, bozmaya karşı diyeceklerinin sorulması gerekirken sanık müdafinin beyanı ile yetinilerek, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak şekilde 1412 sayılı CMUK"un 326 ve 5271 sayılı CMK"nın 307. maddelerinin ihlal edilmiş bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 19.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.