Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7054
Karar No: 2015/2367
Karar Tarihi: 06.05.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/7054 Esas 2015/2367 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirket, İş Mahkemesi'nin iki ayrı dava dosyası nedeniyle ödenen miktarları müteselsil sorumlu olduğu gerekçesiyle rücuan tazminat talebiyle dava açmıştır. İlk dava dosyasında verilen karar nedeniyle açılan davada kısmi kabul kararı verilirken, fazla talep reddedilmiştir. İkinci dava dosyasındaki davalılardan biri temyiz etmeyerek ödeme yapmış, diğer davalı ise kararı temyiz etmiş ve Yargıtay'ca bozulmuştur. Yeni bir dava dosyası açılırken davacı müvekkili vefat etmiş, mirasçıları araştırılmadan dosya işlemden kaldırılmış ve sonrasında açılmamış sayılmıştır. Rücu davasına bakan mahkemece ilk ödeme nedeniyle hesaplama yapılmış ancak son ödeme nedeniyle istenebilecek miktarın belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, tarafların yerinde olmayan bütün itirazların reddedildiği, hükmün onandığı ve bakiye temyiz ilam harçlarının davacı ve davalıdan alınacağı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 49. ve 50. maddeleri.
15. Hukuk Dairesi         2014/7054 E.  ,  2015/2367 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan, bakiye 572,10 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 06.05.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    Davacı Davalı
    ---------- -----------
    27,70 TL İlam H. 764,10 TL İlam H.
    123,60 TL Yrg.Bşv. H. 123,60 TL Yrg.Bşv. H.
    ----------- -----------
    151,30 TL İlam H. 887,70 TL İlam H.
    148,80 TL Peşin H. 315,60 TL Peşin H.
    ------------ -----------
    2,50 TL Bakiye H. 572,10 TL Bakiye H.


    -KARŞI OY-

    Davacı dava dilekçesinde .... İş Mahkemesi"nin 2007/38 Esas sayılı ilk dava dosyası nedeniyle 15.660 TL ile aynı mahkemenin 2008/248 esas sayılı ikinci dava dosyası nedeniyle 19.973,41 TL olmak üzere toplam 35.633,41 TL ödediğini ve bu miktarın 25.452,44 TL’sinden davalı ...’un sorumlu olduğunu belirterek rücuan tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece .... İş Mahkemesi’nin 2007/38 Esas sayılı dosyasında verilen karar nedeniyle ödenen miktardan dolayı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, fazla talep ise reddedilmiştir. Mahkeme kararında fazla talebin neden reddedildiği açıklanmamış gerekçesi gösterilmemiştir.
    2008/248 Esas sayılı dosyada ....tarafından ... ve ... aleyhine açılan dava, ilk davada belirlenen tazminat miktarı nedeniyle ek dava olarak açılmış olup yargılama sonucu 11.502,87 TL tazminatın olay tarihinden faiziyle tahsiline karar verilmiş ve bu karar ... yönünden temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Kararı temyiz etmeyen ve kendisi yönünden kesinleşen şirket 31.07.2009 tarihinde ödeme yapmıştır. Diğer davalı ... ise kararı temyiz etmiş olup Yargıtay 21. Hukuk Dairesi"nin 06.02.2012 tarihli kararı ile bu davalı yararına ... ile ...’un aynı kişi olup olmadığının araştırılması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Bozma kararına uyulmuş ve 17.10.2012 tarihinde ....vekili tarafından ... davaya dahil edilmiş mahkemece bu işlemin yeni bir dava olduğu gerekçesiyle harç yatırılması için ....vekiline süre verilmiş, davacı vekili müvekkili vefat ettiğinden vekâletinin sona erdiğine dair dilekçe vermiş dosyaya davacının 06.07.2012 tarihinde vefat ettiğine dair nüfus aile kayıt tablosu getirtilmiş olmasına rağmen mirasçıları araştırılıp tebliğ yapılmaksızın davacı tarafça takip edilmediği gerekçesiyle dosya işlemden kaldırılmış ve sonrasında da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu karar mirasçılar hakkında verilmiş olmayıp öldüğü belli olan kişi davacı gösterilerek ölü kişi hakkında karar verilmiştir. Bu dosyadaki davalılar ihtiyari dava arkadaşı durumundadır. Zorunlu dava arkadaşlığı söz konusu olmadığından temyiz etmeyen davalı şirket yönünden karar kesinleşmiştir. Buna rağmen mahkemenin davalı şirket yönünden de karar kesinleşmemiş gibi bozma kararı sonrası tebligat yapması ve sonrasında bu davalı yönünden de davanın açılmamış sayılmasına karar vermesi usulen mümkün olmadığından rücu davasına bakan mahkemece davacı şirket yönünden önceki kararın kesinleştiği gözetilerek değerlendirme yapılmalıdır. Kaldı ki o dosyada ... hakkında dava açılmış değildir. Bozma kararı sonrası davaya dahil edilmiş ise de dahili dava dilekçesi ....vekili tarafından 17.10.2012 tarihinde verilmiş olup o tarihte ....ölü olduğundan sona eren vekalete göre ölü kişinin vekili olarak yapılan işlem ile bu kişinin davalı sıfatı kazandığından da söz edilemez.
    Diğer dosyadaki bu aşama ve işlemler mahkemece değerlendirilebileceğinden açılmamış sayılma kararına ilişkin dosyanın ....mirasçıları ve diğer taraflara tebliği işlemlerini sağlamaları için taraflara süre verilmesine ve bu dosyanın sonucunun beklenmesine yani bekletici mesele yapılmasına da gerek yoktur.
    Diğer dosyada ...’un davalı durumunda olmaması, bu davada rücuan tazminat koşulları bulunup bulunmadığının incelenmesine engel değildir. Çünkü zarar gören müteselsil sorumluların tümüne dava açmak zorunda olmayıp herhangi birisinden de talepte bulunabilir. Diğer dosyada ... taraf olmasa da hakkında verilen ve kesinleşen karara göre ödeme yapan davacı şirket tazminata konu olaya ilişkin rücuya neden olan kusuru var ise bu kişiden müteselsil sorumluluk hükümlerine göre talepte bulunabilir.
    Bu durumda davacının müteselsil sorumlu olarak ödeme yaptığı ....’ın ... hakkında sağ iken açtığı bir dava bulunmasa da kendisi hakkında kesinleşen karara göre ödeme yapan davacının rücuan tazminat talebinde bulunabileceği açıktır. Bu nedenle ilk ödeme nedeniyle hesaplama yapıldığı gibi yapılan son ödeme nedeniyle de istenebilecek miktarın belirlenerek karar verilmesi gerekir. Buna rağmen mahkemece gerekçesi de açıklanmaksızın fazla talebin tümüyle reddine karar verilmesi doğru olmadığından kararın davacı şirket yararına bozulması gerektiği görüşünde olduğumdan kararın onanması yönündeki çoğunluk görüşüne karşıyım.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi